ABD Başkanı Donald Trump´ın ilk yurtdışı ziyaretini gerçekleştirdiği Suudi Arabistan´daki Arap-İslam Ülkeleri Zirvesi´nde İslam dünyasına hitaben yaptığı konuşma Alman basınında ve ülkedeki Müslümanlar´ın temsilcileri arasında genelde olumlu tepkilere neden oldu.
Yorumlarda, başkan adaylığı döneminde Müslümanlar´ın Amerikalılar´a yönelik nefret beslediğini iddia eden ve ülkeye göçmen ya da turist olarak girmek isteyen Müslümanlar´ın engellenmesini isteyen Trump´ın, İslam ülkeleri karşısında takındığı tavırda gelişme olduğunun altı çizildi. ABD Başkanı´nın konuşmasına iyi hazırlandığı öne sürülürken, konuşmasının mesajlarının Müslümanları incitmeden, ‘radikal İslam´dan´ söz eden eski Başkan George Bush´a ve İslam´ı adlandırmadan ‘katı ideolojileri´ dillendiren Barack Obama´ya benzediği görüşü medyadaki yorumlarda dikkat çekti.
Başkan Trump, konuşmasında başkalarına inancı ve hayat tarzı konusunda 'ders verme' amacında olmadığını belirterek, Müslümanlar´ın çoğunlukta olduğu ülkelerin radikalleşmeye karşı mücadeleye liderlik etmeleri gerektiğini savunmuştu.
Trump´ın konuşması 3,5 milyon Müslüman´ın yaşadığı Almanya´daki İslam kuruluşlarının temsilcileri tarafından da yakından takip edildi. İslam ve göçmen karşıtı Almanya için Alternatif Partisi´nin meclise girmesi beklenen ve İslamofobik şiddet olaylarının artığı ülkede, Başkan Trump´ın konuşmasının bozucu ve çatışmacı olmayan özelliği ile olumlu bir yankısı olduğunu belirten Almanya İslam Konseyi sözcülerinden Ali Kızılkaya, Trump´ın barışçı İslam´ın desteğini aramasını doğru bir tavır olarak niteliyor.
Diyanet İşleri Türk İslam Birliği DİTİB Almanya Genel Sekreteri Bekir Alboğa da, Trump´ın sözlerinin, İslam´ın barışçıl bir din olarak algılanması açısından önemli olduğunu belirtiyor, ancak İslam ve terör terimlerini birlikte değerlendirmesini yanlış bulduğunu ifade ediyor.