Büyük Avrasya´nın Doğuşu

Büyük Avrasya´nın Doğuşu

2008 yılında yaşanan kriz, liberal siyasi-ekonomik modelin küresel düzeyde zirveye ulaşması olarak anlaşılan küreselleşmenin sendelemekte olduğunu net bir şekilde gösterdi.

 

Dmitry Yefremenko *
Yaklaşık yirmi beş yıllık bir dönem, iki sembolik tesadüfü birbirinden ayırmaktadır ve bu olayların her biri, dünya siyasetinde çarpıcı değişimlere yol açmıştır. 8 Aralık 1991 tarihinde, Belarus/Belovezhye´de bir antlaşma imzalandı ve Sovyetler Birliği son buldu. Bir sonraki gün ise Batı Avrupa´nın on iki ülkesinin liderleri, Maastricht Antlaşması´nı imzaladılar. 23 Haziran 2016 tarihinde ise, Birleşik Krallık´ta seçmenlerin büyük çoğunluğu Avrupa Birliği´nden ayrılma kararı aldı. Aynı dönemde Hindistan ve Pakistan da, Şangay İşbirliği Örgütü´nün sözleşmelerine dahil olmak üzere memorandumlar imzaladılar; dolayısıyla bu örgüt de dünya nüfusunun neredeyse yarısı kadar üyeye sahip oldu.

Ancak olayları o kadar da basitleştirmemek gerek. Brexit, Avrupa´nın gerilemesi anlamına gelmiyor. Bununla birlikte, Büyük Avrasya´nın yükselişine alamet olan değişimlerin önemini de göz ardı etmek yanlış olacaktır.

BÜYÜK AVRASYA: UZUN VADELİ STRATEJİLER VE ÖZ ÖRGÜTLENME

Büyük Avrasya´dan söz ederken, Avrasya ve Afrika´nın komşu bölgelerindeki (veya hatta belki de Afrika´nın genelindeki) jeopolitik ve jeo-ekonomik değişimlerin köklü sürecini kast ediyorum. Bu makale, Büyük Avrasya´yı tamamen Rusya-Çin arasındaki –ve başka ülkeleri çeken veya çekebilecek olan- stratejik ortaklığın eşanlamlısı olarak görmüyor. Büyük Avrasya, ana-kara kavramına indirgenemez ve süregiden değişimlerin tek belirleyicisi de mekânsal etmen olamaz. Elbette mekan önemlidir; ancak mevcut olayların özünü kavramak için tarih, küresel kalkınmanın farklı biçimleri ve süreçlerin alternatifleri göz önünde bulundurulmalı. Bugün 1990´lı ve 2000´li yıllarda ortaya çıkan bazı eğilimler ivme kazanıyor; küreselleşmenin iki kutuplu-sonrası dünya düzeninin zaferiyle bağlantılı bazı boyutları ise yok oluyor.

Büyük Avrasya´nın ortaya çıkmasının kilit koşullarından biri, küreselleşmenin adil rüzgarıyla seyreden ve kalkınmış ülkelere yetişen periferi ve yarı-periferi ülkelerin güçlendirilmesidir. Küreselleşmenin herkes için yarar sağladığı modern tarihteki kısa bir dönem boyunca, birkaç Batılı olmayan devlet –ham madde üreten ülkelerden endüstriyel-sonrası çağa geçen ülkelere dek- uluslararası tüzel kişilik edinmeye uğraştı (uluslararası sahnede eylem özgürlüğü). Ancak, bildiğimiz gibi, bu Güzel Çağ, 2008 yılında bir anda sonlandı.

2008 yılında yaşanan kriz, liberal siyasi-ekonomik modelin küresel düzeyde zirveye ulaşması olarak anlaşılan küreselleşmenin sendelemekte olduğunu net bir şekilde gösterdi. Bir anda görüldü ki, egemenliğini sürdürmesi için Batı´nın daha önceleri başlattığı birçok süreci tersine çevirmesi gerekiyordu. Aslında Çin, krizin zorluklarıyla başa çıkmada oldukça başarılıydı: sadece dünyanın iki numaralı ekonomisi olarak statüsünü sağlamlaştırmakla kalmadı, aynı zamanda küresel heveslerini de açıkladı. Çin, ihracat-odaklı büyüme stratejisinden elde edebileceği kadar şeyi aldıktan sonra bunu yaptı. Ekonomi politikasındaki değişim, Xi Jinping ve Li Keqiang gibi yeni kuşak liderlerin yükselişiyle aynı döneme denk gelmektedir. İsimleri artık Çin ekonomisini iç talebe doğru yeniden yönlendirmekle, yapısal reformlarla, orantısızlıkların düzeltilmesiyle ve yenilikçi faaliyetlerin harekete geçirilmesiyle bağdaşır hale geldi.

Xi´nin “Tek Kemer, Tek Yol” isimli stratejik girişiminin boyutu ve erişimi daha önce görülmemiş nitelikte. Vasco da Gama´nın seyahatlerinden beri ilk kez, bir ülke, Doğu´dan Batı´ya doğru ekonomik bağlar inşa etmeye çabalıyor. Çin´in ekonomik güç projeksiyonunda bulunma ve büyük Avrasya piyasaları arasında iletişim, ekonomi ve ticaret bağlarından oluşan yoğun bir ağ kurma yönündeki girişimleri ise, genellikle hem komşu hem de uzak ülkelerin potansiyelinin kendi kalkınması uğruna kullanılmasını hedefleyen bir öz-çıkar işareti olarak yorumlanıyor. Doğal olarak Çin, kendi çıkarlarını zedeleyebilecek herhangi bir adım atmayacak; ancak Çin´in uzun vadeli stratejik planlamaya dönük siyasi idare kültürü daha ileri bir aşamaya geçiyor ve ülkenin refahı için uygun koşullar yaratmaya çabalıyor. Çin´in çıkarlarına hizmet vermeye istekli ülkelerinin istikrarı ve refahı ise, bunun bir gereğidir.

Haberin devamı : http://asam.org.tr/buyuk-avrasyanin-dogusu/



Milli uydu İMECE uzaydaki birinci yılını tamamladı

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin ilk yüksek çözünürlüklü yerli ve milli gözlem uydusu İMECE'nin uzaydaki birinci yılını tamamladığını duyurdu.

Teknoloji

Türk savunma sanayisi 10 yıla 13 havacılık motoru sığdırdı

Türkiye'nin havacılık motorlarında lider şirketi TUSAŞ Motor Sanayii AŞ (TEI), yaklaşık 10 yıllık dönemde 12 milli, 1 yerli olmak üzere 13 motora imza attı.

Teknoloji

Bayraktar AKINCI ASELFLIR-500 ile hedefi başarıyla vurdu

Bayraktar AKINCI, Aselsan tarafından milli olarak geliştirilen ASELFLIR-500 Elektro-Optik Keşif, Gözetleme ve Hedefleme Sistemi’ni kullanarak deniz üstünde seyreden Albatros İDA’yı başarıyla imha etti.

Teknoloji

Sibergöz-12 operasyonlarında 75 şüpheli yakalandı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 20 ilde eş zamanlı düzenlenen Sibergöz-12 operasyonlarında 75 şüphelinin yakalandığını bildirdi.

Teknoloji

Dubai'de yaşanan sel sonrası bulut tohumlama yöntemi tartışılıyor

Rusya'nın haftalardır düzenlediği en ölümcül saldırı | Can kaybı 18'e çıktı

İsrail, Lübnan'ın güney bölgelerini fosfor bombasıyla vurdu

AB liderleri İsrail'e saldırısı nedeniyle İran'a yaptırım kararı aldı

Yunan bakandan çarpıcı itiraf! Yerli savunma hamlelerine büyük övgü: Türkiye bizden çok ileride!

İsrail'in İran'ın nükleer tesislerini vurmasından endişe ediliyor

MHP lideri Bahçeli: Yeni bir dünya savaşı cinayettir

Vücutta kolay morarma o hastalığın habercisi olabilir!

Milli uydu İMECE uzaydaki birinci yılını tamamladı

Sıcaklıklar 30 derecenin üzerine çıkacak (Bu hafta hava nasıl olacak?)

TBMM açılıyor: Gündemde kripto para düzenlemesi var

Yerel seçim dünya medyasında: İstanbul 'büyük ödül', muhalefeti bekleyen tehlike

Avrupa bu itiraf ile çalkalanıyor... Polonya Başbakanı Tusk'tan savaş uyarısı: Hazır değiliz!

Rusya, Ukranya'nın en büyük özel elektrik şirketine saldırdı

İsrail ordusu Halep'i vurdu: 38 kişi öldürüldü

Türkiye’nin iç sorunu bir PKK’dan Avrupa’nın sorunu bir PKK’ya

STK’LAR YILDIZ HOLDİNG’TE BULUŞTU

Ukrayna: Rusya, başkent Kiev'e seyir ve balistik füzelerle saldırdı

Rus istihbaratı: Fransa, ilk etapta 2 bin askeri Ukrayna'ya göndermek için hazırlık yapıyor

Erdoğan'ın iftar yemeğinde sarf ettiği cümle Yunanistan'da tepkiyle karşılandı! Hükümete çağrı yaptılar

MİT PKK'nın sözde İran sorumlusunu Kandil'de etkisiz hale getirdi

Katillerin gözü döndü! İsrail’den Şifa Hastanesi’ne katliam gibi baskın: Sivilleri acımadan öldürdüler

Uzman isim Türkiye'nin rolünü anlatarak uyardı! Karadeniz'i bekleyen büyük tehlike

Pakistan'dan Afganistan'a hava saldırısı!

Rusya'da seçim: Dünya Putin'i protesto ediyor

Bayraktar AKINCI'dan İHA-230 füzesiyle çifte atış

Türkiye ve Irak'tan ortak bildiri

ABD uçağından görünen detay! Filistin topraklarına alçak imza

Rusya’da kritik seçim! Halk sandık başında: Putin yeniden mi geliyor?

YILDIZ HOLDİNG’İN KONUŞAN YAZILAR SERGİSİ ANKARA’DA

Yükleniyor