ET KONSERVELERİ VE MÜHİMMAT
Sovyetler Birliği´nin 1938´den itibaren dış ticaretten sorumlu halk komiseri Anastas Mikoyan, lend-lease olmadan Sovyetler Birliği için savaşın 1 ile 1.5 yıl arasında uzamış olabileceğini yazmıştı. Ünlü Sovyet ekonomi uzmanı Nikolay Voznesenskiy´in değerlendirmelerine göre, savaş döneminde ABD´nin yaptığı sevkiyatların Sovyetler Birliği´nde yapılan üretimdeki payı yüzde 4´ü ile 10 arasında değişiyordu. O dönemde ABD, SSCB´ye 350 binin üzerinde kamyon sevk etti ve bu sayede Kızıl Ordu savaşın sonuna kadar kamyon sıkıntısı yaşamadı.
1943-1945 döneminde ordusunu doyuracak güce sahip olmayan SSCB´ye 1944´ün ortalarında, 665 bin ton et konserveleri dâhil olmak üzere, çok sayıda gıda ve erzak sevkiyatı gerçekleştirildi. Gıda sevkiyatları, tüm lend-lease sevkiyatlarının 4´te birini oluşturuyordu.
Tüm bunların yanında, Kızıl Ordu´nun hastanelerinde kullanılan neredeyse tüm antibiyotikler, aynı usulle sevk ediliyordu ve bu sayede askerlerin yaralanma ve enfeksiyon nedeniyle ölüm oranı belirgin bir şekilde azaldı. SSCB hava kuvvetlerine lend-lease ile 2 milyon tonun üzerinde benzin sevkiyatı gerçekleştirildi.
SEVKİYATLAR ´HAYIR İŞİ´ DEĞİLDİ
ABD´nin kısa sürelerde kendi ordusunu mobilize etmesini sağlayan lend-lease anlaşması, Amerikalılar için de oldukça karlı bir anlaşmaydı. Bu program kapsamındaki sevkiyatlar, Japonya´nın kapitülasyonuna kadar devam etti.
Savaş döneminde ayrıca karşı lend-lease programı çerçevesinde SSCB, ABD´ye özellikle zırh imalatında kullanılan büyük miktarda stratejik hammadde sevkiyatı gerçekleştirdi. O dönemde ABD´ye gönderilen malzemelerin toplam tutarı, SSCB´ye yapılan lend-lease sevkiyatlarının yüzde 20´sini oluşturdu.
ÖDEMELER 1973´E KADAR SÜRDÜ
SSCB, yapılan sevkiyatların karşılığı yapması gereken ödemeleri 1973´e kadar sürdürdü. O dönemde ABD´nin Varşova Paktı´na üye ülkelere getirdiği bir dizi kısıtlama nedeniyle SSCB´nin ödemeleri de donduruldu. 1990´da o zamanki ABD Başkanı George H. W. Bush ile Sovyetler Birliği´nin son lideri Mihail Gorbaov, borçların 2030´a kadar tamamen kapatılması konusunda anlaşma sağladı, ancak Sovyetler Birliği´nin dağılması nedeniyle bu süre askıda kaldı. Geriye kalan borç, Paris Kulübü ülkeleri ile özel bankaları arasında paylaştırıldı. Rusya, Paris Kulübüne tüm borçlarını 2006´ya kadar ödedi.
´MÜTTEFİKLER BİZE DEĞİL, BİZ MÜTTEFİKLERE YARDIM EDİYORDUK´
Birçok tarihçi, İkinci Dünya Savaşı sırasında ABD´nin SSCB´ye yardımlarının önemini abartmaya meyilli olsa da ne söz konusu yardımın, ne de ABD´nin 1944´te Avrupa´da ikinci bir cephe açmasının savaşın bitmesinde kilit rol oynamadığı biliniyor.
Rus tarihçi Boris Yulin, 'Koalisyon savaşında tam anlamıyla tek bir yardım var, o da cephedeki aktif eylemlerdi. Müttefikler bize değil, biz müttefiklere yardım ediyorduk, başlıca çatışmalarda kendileri için biz ölüyorduk. Sevkiyatlar yüzde 100 yapılmış da olsaydı, para karşılığı değil de tamamen ücretsiz de yapılmış olsaydı, bizim müttefiklere yardım ettiğimiz gerçeğini asla değiştirmeyecekti. Keşke bize göndermiş oldukları silahlar, bunun yerine Avrupa´da Amerikalı ve İngiliz askerler tarafından kullanılsaydı' diye yazdı.