Fransa-Almanya Ikilisi: Endüstriyel Çıkarlar Ve Askeri Farklar

Fransa-Almanya Ikilisi: Endüstriyel Çıkarlar Ve Askeri Farklar

Fransa-Almanya arasında AB içinde güvenlik işbirliğinin güçlendirilmesine yönelik tartışmalar, 2016 yılındaki Brexit referandumundan sonra şiddetlendi. Avrupa projesine dair bir krizle karşı karşıya kalan Fransa ve Almanya, AB içinde dah

 

Justyna Gotkowska  

26 Eylül günü, yani Almanya´daki parlamento seçimlerinden iki gün sonra, Fransa cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Paris´te Sorbonne Üniversitesi´nde yaptığı konuşmada, AB´nin reformuna dair vizyonunu sundu. Konuşmasında ayrıca, Avrupa askeri müdahale gücü ve ortak bir AB savunma bütçesi yaratılması gibi güvenlik ve savunmaya dair öneriler yer alıyordu. Almanya´nın Macron´un vizyonuna dair yanıtı kritik. Bu zamana değin güvenlik ve savunma, Fransa ve Almanya´nın ortak bir zeminde buluşabildiği ve son yıllarda AB´de ortak öneriler sundukları birkaç alandan biri oldu. Bu, iki ülkenin ikili askeri işbirliğini olumsuz yönde etkileyen stratejik kültür farklılıklarına rağmen mümkün oldu. Fransa´nın halihazırda Avrupa askeri işbirliğini güçlendirmeye yönelik önerileri, mevcut tavizlerin ötesine geçiyor ve Almanya´da bir takım ihtilaflar yaratacak. AB´nin reformuna dar Fransa-Almanya arasında olası bir anlaşmaya dahil edilseler bile, Almanya tarafından gerçek anlamda desteklenmeyecek. Aynı zamanda, iki ülke arasında güvenlik işbirliği farklı bir alanda –silah endüstrisinde- gelişecek. 

Fransa ve Almanya´nın Ortak Güvenlik ve Savunma Politikası´na dair önerileri 

Fransa-Almanya arasında AB içinde güvenlik işbirliğinin güçlendirilmesine yönelik tartışmalar, 2016 yılındaki Brexit referandumundan sonra şiddetlendi. Avrupa projesine dair bir krizle karşı karşıya kalan Fransa ve Almanya, AB içinde daha fazla entegrasyona onay verilebileceğini ve bunun hızla gerçekleşebileceğini göstermek istediler. AB´nin güvenlik ve savunma politikası, Paris ve Berlin´in en düşük ortak paydayı bulabilecekleri sayılı birkaç alandan biri oldu. 2016 yılında, Fransa ve Almanya´nın savunma ve dışişleri bakanları, Avrupa Komisyonu´nun desteğiyle, AB´nin Ortak Güvenlik ve Savunma Politikası´nda yeni girişimlerin geliştirilmesini tetikleyen öneriler gündeme getirdiler. Bunun sonucunda, 2017 yılında, Avrupa Konseyi şöyle bir karar aldı: (1) mümkün olduğunca daha küçük bir üye devlet grubu içinde daha yoğun bir savunma işbirliği gerçekleştirmek için kalıcı bir yapısal işbirliğini harekete geçirmek (PESCO); (2) çok-taraflı silahlanma ve Ar&Ge programlarını ortaklaşa finanse etmek için bir Avrupa Savunma Fonu´nun (EDF) başlatılması; (3) AB içinde ulusal askeri yeteneklerin geliştirilmesini koordine etmek için eşgüdümlü bir yıllık savunma değerlendirmesi (CARD) yapılması. 

AB´nin güvenlik politikasının güçlendirilmesine yönelik olarak Fransa´nın hevesleri bunun da ötesine gidiyor ve Macron´un vizyonu bunun göstergesi. Fransa cumhurbaşkanına göre, AB, ABD´nin Avrupa´dan aşamalı ve kaçınılmaz kopuşuyla ve kalıcı hale gelen bir terörizm olgusuyla karşı karşıya kalıyor. Fransa açısından güney komşusu, AB´nin güvenlik ve savunma politikası için öncelik alanı olarak ortaya çıkıyor. Dolayısıyla, Fransa, NATO´yu tamamlayacak şekilde askeri eylem için AB´nin otonom kapasitesinin geliştirilmesini destekliyor. Mevcut Ortak Güvenlik ve Savunma Politikası girişimlerini (PESCO ve EDF) desteklemenin ötesinde, Macron, bir Avrupa müdahale gücü, ortak bir savunma bütçesi ve ortak bir askeri doktrin yaratmayı savunuyor. 

Fransa-Almanya arasındaki askeri işbirliğinin sınırları 

Son iki yılda ortak CSDP önerilerini gündeme getirmesine rağmen, Fransa ve Almanya´nın AB´nin güvenlik ve savunma politikasını geliştirmedeki hedefleri ciddi anlamda değişkenlik arz ediyor. Fransa, güvenlik ve savunma politikasını tamamlamak için, AB´nin güney komşularında (Afrika, Orta Doğu) kriz yönetim operasyonlarında kullanılabilecek finansal ve askeri araç ve mekanizmaların yaratılmasıyla ilgileniyor. Dolayısıyla Paris, CDSP´nin geliştirilmesinde iddialı hedefleri savunuyor. Askeri ve siyasi olarak entegre olmaya hazır olan daha küçük çaplı ve daha münhasır bir üye devlet grubu yaratmayı ve ortaklaşa askeri müdahaleler gerçekleştirmeyi istiyor. Aynı zamanda, ortak AB bütçesinden bu tür operasyonlar için daha fazla finansal destek sağlamayı hedefliyor. Bölgesel krizleri ve çatışmaları çözmede askeri araçları kullanmak konusunda çekimser olan Almanya ise, çok farklı sebeplerle AB´nin savunma ve güvenlik politikasını geliştirmekle ilgileniyor. Bir yandan Berlin Avrupa´nın askeri yeteneklerini güçlendirmeye dönük genel bir ihtiyaç görüyor ve bu konuda ABD´den de baskıyla karşılaşıyor. AB´nin askeri olarak daha fazla entegre olmasını savunan söylem (NATO içinde popüler olmasa da), kısmen içsel sebeplerle kullanılıyor: Bundeswehr´i güçlendirmek için halk desteği yaratmak ve askeri harcamaları artırmak. Öte yandan, (bölgesel) askeri işbirliğinin çekirdeği olarak Bundeswehr´le silahlı güçlerin yapısal entegrasyonuna dair AB kavramlarını teşvik etmek suretiyle Almanya kendi siyasi, askeri ve endüstriyel konumunu güçlendirmek istiyor. Bununla birlikte, görünen o ki Berlin, bu tür entegre yapıları işler hale getirmektense onları yaratmakla (ve kendi konumunu iyileştirmekle) daha çok ilgileniyor. 

Bu farklılıklardan dolayı Paris son yıllarda Birleşik Krallık´ı hem kriz yönetim operasyonları hem de eğitim ve tatbikatlar için öncelikli bir ortak olarak gördü. İkili askeri işbirliği, 2010 yılında Lancaster House Antlaşmaları´nın imzalanmasının ardından hızla gelişti. Aynı zamanda Berlin, Benelüks ülkelerinden ve Kuzey ve Orta Avrupa´dan daha küçük çaplı ortaklarla askeri entegrasyonu sürdürmeye odaklandı. Paris ile Berlin arasındaki stratejik farklılıklar ise, ikili askeri işbirliğinin derinleştirilmesinin önünde bir engel oldu. Fransa-Almanya Tugayı gibi “amiral gemisi” gibi görülen işbirliği projeleri, Berlin açısından çok daha önemli oldu – Avrupa´da barışın sürdürülmesi ve Fransa-Almanya uzlaşısının bir sembolü olarak. Paris açısından, tam operasyonel olarak kullanılmayan bu sembolik projelerin değeri azalıyor. Dolayısıyla 2013 yılında Fransa, Fransa-Almanya Tugayı´nın bir parçası olarak Almanya´da konuşlanmış olan 110. Piyade Alayı´nı lağvetme kararı verdi. 2016 yılında ise, tugayın Fransız ve Alman kısımları, Fransa ve Almanya´nın ulusal birlik karargahlarının emri altına girdi.

 Yazının devamı : http://asam.org.tr/fransa-almanya-ikilisi-endustriyel-cikarlar-ve-askeri-farklar/



Yapay zeka tabanlı sohbet robotları e-ticarette memnuniyeti artırıyor

E-ticaret platformlarında etkin şekilde kullanılan ve geçen yıl 5,39 milyar dolar pazar büyüklüğüne ulaşan yapay zeka tabanlı chatbotlar, 7 gün 24 saat e-ticaret kullanıcılarının sorularını yanıtladı.

Teknoloji

Milli uydu İMECE uzaydaki birinci yılını tamamladı

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin ilk yüksek çözünürlüklü yerli ve milli gözlem uydusu İMECE'nin uzaydaki birinci yılını tamamladığını duyurdu.

Teknoloji

Türk savunma sanayisi 10 yıla 13 havacılık motoru sığdırdı

Türkiye'nin havacılık motorlarında lider şirketi TUSAŞ Motor Sanayii AŞ (TEI), yaklaşık 10 yıllık dönemde 12 milli, 1 yerli olmak üzere 13 motora imza attı.

Teknoloji

Bayraktar AKINCI ASELFLIR-500 ile hedefi başarıyla vurdu

Bayraktar AKINCI, Aselsan tarafından milli olarak geliştirilen ASELFLIR-500 Elektro-Optik Keşif, Gözetleme ve Hedefleme Sistemi’ni kullanarak deniz üstünde seyreden Albatros İDA’yı başarıyla imha etti.

Teknoloji

ABD'nin Suriye'deki üssüne kamikaze İHA ve roket saldırısı düzenlendi

Zelenski: ABD yardımı, Ukrayna'nın ikinci Afganistan olmayacağının sinyalini verecek

Türkiye fırtınaya teslim! Çatılar uçtu, minareler devrildi

Netanyahu: Hamas'a yakında acı verici darbeler indireceğiz

Yapay zeka tabanlı sohbet robotları e-ticarette memnuniyeti artırıyor

AB zirvesinde Türkiye'ye ilişkin sonuç bildirisinde Kıbrıs vurgusu

Rus basınında Gazze savaşı: "Biden yönetimi Tahran'a karşı kendi ekonomik tedbirlerini hazırlıyor"

Genellikle erkeklerde görülen akciğer kanseri kadınlarda artışa geçti! İşte en önemli sebebi

Bakan Bolat'tan fahiş fiyat açıklaması: Rekabet kanununda değişiklik yapılacak

Dubai'de yaşanan sel sonrası bulut tohumlama yöntemi tartışılıyor

Rusya'nın haftalardır düzenlediği en ölümcül saldırı | Can kaybı 18'e çıktı

İsrail, Lübnan'ın güney bölgelerini fosfor bombasıyla vurdu

AB liderleri İsrail'e saldırısı nedeniyle İran'a yaptırım kararı aldı

Yunan bakandan çarpıcı itiraf! Yerli savunma hamlelerine büyük övgü: Türkiye bizden çok ileride!

İsrail'in İran'ın nükleer tesislerini vurmasından endişe ediliyor

MHP lideri Bahçeli: Yeni bir dünya savaşı cinayettir

Vücutta kolay morarma o hastalığın habercisi olabilir!

Milli uydu İMECE uzaydaki birinci yılını tamamladı

Sıcaklıklar 30 derecenin üzerine çıkacak (Bu hafta hava nasıl olacak?)

TBMM açılıyor: Gündemde kripto para düzenlemesi var

Yerel seçim dünya medyasında: İstanbul 'büyük ödül', muhalefeti bekleyen tehlike

Avrupa bu itiraf ile çalkalanıyor... Polonya Başbakanı Tusk'tan savaş uyarısı: Hazır değiliz!

Rusya, Ukranya'nın en büyük özel elektrik şirketine saldırdı

İsrail ordusu Halep'i vurdu: 38 kişi öldürüldü

Türkiye’nin iç sorunu bir PKK’dan Avrupa’nın sorunu bir PKK’ya

STK’LAR YILDIZ HOLDİNG’TE BULUŞTU

Ukrayna: Rusya, başkent Kiev'e seyir ve balistik füzelerle saldırdı

Rus istihbaratı: Fransa, ilk etapta 2 bin askeri Ukrayna'ya göndermek için hazırlık yapıyor

Erdoğan'ın iftar yemeğinde sarf ettiği cümle Yunanistan'da tepkiyle karşılandı! Hükümete çağrı yaptılar

MİT PKK'nın sözde İran sorumlusunu Kandil'de etkisiz hale getirdi

Yükleniyor