İnsanlık Gazze'de enkaz altında kaldı! İsrail'in hedefi Filistin'i haritadan silmek

Gazze'de İsrail bombalarıyla ölenlerin yarısından fazlası kadın ve çocuk. Enkaz altında yakınlarını arayanların görüntüleri yürekleri dağlıyor. İsrail elektriğini, suyunu kestiği, kaçış yollarını kapattığı bölgeyi vurdukça insanlık ölüyor

İsrail'in Gazze saldırıları vahşet boyutuna ulaştı. Hedef gözetmeksizin sivillerin üzerine bomba yağdıran İsrail, bölgeyi enkaz yığınına çevirdi. Bombardımanın beşinci gününe hayatta kalarak uyanmayı başarabilenler enkaz yığınları arasında yakınlarının cesedini aradı.

2.3 milyon kişinin sıkışıp kaldığı Gazze'de her yer barut kokuyor. Gazze Sivil Savunması, "Enkazın çokluğundan dolayı ekiplerimiz yetersiz kalıyor" dedi. İsrail'in ablukası altındaki Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda vurulanların yüzde 60'ının kadın ve çocuk olduğu bildirildi.

Açıklamayı Gazze'deki Sağlık Bakanlığı yaptı. İşgalcilerin Gazze'nin kuzeyinde bir ambulansı vurması sonucu 3 sağlık çalışanı hayatını kaybetti, Gazze'nin doğusunda da bir sağlık görevlisi öldürüldü.

HASTANELER TOPLU MEZARA DÖNECEK

İşgal altındaki bölgede elektrikler tamamen kesildi. İsrail ordusu yakıt, ilaç, su ve yiyecek akışını kesmişti. Dün stoklardaki yakıtlar da tükenince Gazze'ye elektrik sağlayan ana jeneratör kapandı.

Elektriksiz kalan hastanelerin toplu mezarlara dönülmesinden korkuluyor. Abluka altındaki şehirde elektrik, su ve gaz yok. Birlemiş Milletler'den artan katliamlara karşılık ardı ardına açıklamalar geldi. BM verilerine göre İsrail'in hava saldırıları sonucu 260 binden fazla Gazzeli yerinden edildi.

Ayrıca "Gazze Şeridi insani yardıma açılmazsa faciayla karşı karşıya kalacak" denildi. Gazze Şeridi'nde 175 binden fazla kişi BM'ye ait okullara sığındı. Gazze'deki hava saldırılarında 7 Ekim'den bu yana ayrıca 9 BM çalışanı öldürüldü.

ÜNİVERSİTEYİ VURDULAR

Filistinli direniş örgütü Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin Kassam Tugayları'nın 7 Ekim'deki Aksa Tayfunu operasyonu sonrasında insanlık dışı bir katliama başlayan İsrail ordusu şimdiye kadar BM merkezini, camileri, okulları, ambulansları, pazar yerini ve evleri vurdu. İsrail dün de Kızıl Haç'ın merkezine ve İslam Üniversitesi'ne hava saldırısı düzenledi.

İSRAİL'İN HEDEFİ GAZZE ŞERİDİ'Nİ HARİTADAN SİLMEK

"Gazze'den tanık olması daha zor görüntüler gelecek", "Gazze yakında yerle bir olacak", "Gazze'yi haritan silelim..." İşgalci İsrail ordusu, dünyanın gözü önünde bu sözlerle insanlık suçu işlemeye devam ediyor.

Filistinli direniş örgütü Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin Kassam Tugayları'nın 7 Ekim'deki Aksa Tayfunu operasyonu sonrasında katliama başlayan İsrail, dün Gazze'ye yönelik "tam taarruza" geçtiklerini açıkladı.

Elektrik ve su hizmetlerinin kapatıldığı bölgede İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nin Mısır'a açılan Refah Sınır Kapısı çevresini de hedef alıyor. İsrail ordusu, sınıra yerleştirdiği obüslerle bölgeyi yoğun şekilde bombalıyor.

KARA HAREKÂTI BEKLENİYOR

İsrail'in önümüzdeki günlerde en az 1 ay sürecek kara harekâtına başlayacağı ileri sürüldü. Dün Gazze Şeridi kıyılarının yoğun şekilde bombalanması denizden de bir çıkarmanın planlandığı şeklinde yorumlandı.

İşgal kuvvetleri, Gazze sınırı yakınına 300 bin yedek güç konuşlandırdığını açıkladı. İsrail ordusu "Gazze yakında çadır kent olacak" derken İsrailli milletvekili Tally Gotliv, "Bölgeyi haritan silelim" sözleriyle nefret kustu.

ŞEHİTLER 1100'E YÜKSELDİ

İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 1100'e ulaştı. Şehitlerin 171'inin kadın, 326'sının çocuk olduğu açıklandı. 5 bin 339 kişi ise yaralı. Anadolu Ajansı foto muhabiri Ali Cadallah'ın 5 akrabası da hava saldırılarında hayatını kaybetti. İsrail'de de ölenlerin sayısı 1200'e yükseldi. 2 bin 700'den fazla kişi yaralandı.

HAMAS ÜÇ REHİNEYİ SERBEST BIRAKTI

Gazze'de Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugaylarının, esir aldığı bir Yahudi yerleşimci kadınla 2 çocuğunu serbest bıraktığı belirtildi. İsrail savaş uçakları, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde, nüfusun yoğun olduğu Kerame bölgesine yasaklı fosfor bombasıyla saldırdı.

İsrail, Gazze'ye 2014'te de yasaklı bomba atmıştı. Batı Şeria'da ise İsrail askerleri ve yerleşimcilerin saldırılarında ölenlerin sayısı 28'e çıktı.

BATI BASINI YİNE ELİNİ KANA BULADI

HAMAS'ın elinde 150'den fazla İsrailli asker ve sivil esirin olduğu tahmin ediliyor. Batı basınında sık sık esirlere işkence yapıldığı ileri sürülüyor.

Hamas'tan "Direnişin İsrailli esirleri öldürmesi, onlara işkence yapması mümkün değildir" açıklaması yapıldı. Batı basınında Hamas'ın yaptığı gibi gösterilen katliamların hepsini geçmiş yıllarda İsrail askerlerinin Filistinlilere karşı yaptığı ortaya çıktı.

Batı, yarım ağızla İsrail'in uluslararası hukuku çiğnediğini dile getiriyor. Ama diğer taraftan Tel Aviv yönetimine her türlü desteği sağlıyor.

AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, İsrail'in Gazze'ye yönelik missilleme saldırılarının "uluslararası hukuku ihlal etmiş olabileceğini" söyledi. AB içerisinde birçok ülke Filistin'e maddi yardım desteğini kesti.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Turk, Gazze'deki ablukanın uluslararası hukuka aykırı olduğunu söyledi. Ancak BM katliamı durdurmak için yeterli çaba sarf etmiyor.

ABD tarafı bir yandan Gazzeli sivillere 'güvenli geçiş' sağlanması konusunda İsrail ve Mısır ile görüştüğünü söylüyor. Ancak aynı ABD, İsrail'e katliam silahları taşıyor. ABD askeri teçhizatını taşıyan ilk uçağın İsrail'in güneyindeki Nevatim Hava Üssü'ne ulaştığı kaydedildi.

GAZZE YALANLARI VE GERÇEKLER

Batı medyası göz göre göre yalan haberler servis ederken, aynı kirli dezenformasyon süreci eşzamanlı olarak sosyal medyada da sürüyor.

Gazze ablukasının hemen öncesinde servis edilen görüntülerde, pikap içerisinde hastaneye yetiştirilmeye çalışılan İsrailli kadına Filistinlilerin tecavüz ettiği iddiası, kadının annesi tarafından yalanlandı.

Videodaki kadının Alman Shani Louk olduğu annesi tarafından açıklandı. Kızının sağ olduğunu söyleyen anne, herhangi bir tecavüz girişimi olmadığı gibi, evladının hastaneye götürüldüğünü Bild Gazetesi'ne anlattı.

Sosyal medya hesaplarından yayılan, "Hamas direnişçileri İsrailli çocukları böyle infaz etti" başlıklı haberin de büyük bir aldatmaca olduğu ortaya çıktı.

Söz konusu haberde yer alan görsellerin 7 yıl önce Suriye'de çekildiği tespit edildi. Bir İsrail TV kanalında öne sürülen ve sosyal medyada propaganda amaçlı kullanılan, "Hamas direnişçileri 40 İsrailli bebeğin kafasını kesti" iddiası da gerçek dışı çıktı. Anadolu Ajansı'na konuşan İsrailli yetkililer, ellerinde iddiaları doğrulayacak bilgi veya kanıt olmadığını söyledi.

ESKİ GÖRÜNTÜLER YENİ GİBİ SERVİS EDİLİYOR

Yine bazı provokatif sosyal medya hesaplarından paylaşılan "Festivalde canlarını kurtarmak için koşuşan İsrailliler" iddiasının da yalan olduğu anlaşıldı. Gönderide paylaşılan videodaki görsellerin, operasyondan 3 gün öncesine ait olduğu ve Tel Aviv'de bir konserde çekildiği belirlendi.

AVRUPA ÜLKELERİNDE FİLİSTİN'E YER YOK

Siyonist işgal rejiminin Gazze'ye yönelik saldırıları devam ederken dünyanın dört bir yanında da Filistin'e destek gösterileri yapılıyor.

Ancak Batı, Filistin ile dayanışma amacıyla yapılması planlanan gösterileri yasaklayarak ikiyüzlülüğünü bir kez daha ortaya koydu. Almanya'nın başkenti Berlin'de yapılması planlanan Filistin'le dayanışma mitingine kamu güvenliği gerekçesiyle izin verilmedi.

Fransa'nın Lyon kentinde de valilik, Filistin'e destek gösterisine izin vermemişti. İngiltere İçişleri Bakanı Suella Braverman ise normalde meşru olan Filistin bayrağı sallamanın ya da Filistin'e özgürlük sloganları atmanın, "terör eylemlerini övmek amacıyla" yapıldığında yasal olmayabileceğini belirtti.

Öte yandan, Danimarka ve İsveç, Filistinlilere yönelik kalkınma yardımlarını askıya aldı.