Doğduğu yer olan Oklahoma eyaletinin Tulsa kentindeki Abercrombie&Fitch mağazasının çocuk bölümüne, 2008`de 17 yaşındayken iş başvurusunda bulunan Samantha Elauf, başörtüsü mağazanın giyim politikasına aykırı olduğu gerekçesiyle işe alınmadı. Mahkeme kayıtlarında, Elauf`un siyah başörtüsüyle katıldığı iş mülakatının mağaza müdür yardımcısı tarafından onaylandığı, ancak sonrasında işe alımın daha üst bir yönetici tarafından geri çevrildiği belirtiliyordu.
ÖNCE `DİNİ GEREKÇEYLE TAKIYOR` KARARI ÇIKTI
Eşit İstihdam Fırsatı Komisyonu (EEOC) adlı federal kurum tarafından Elauf adına açılan davada, önce Tusla`daki bölge mahkemesi Elauf lehine karar vererek şirketin 20 bin dolar tazminat ödemesine karar vermişti. Ancak, Denver`daki temyiz mahkemesi Elauf`un başörtüsünü dini gerekçeyle taktığını belirterek, giyim politikasından muafiyet isteme yoluna gitmediği gerekçesiyle şirket lehine karara varmıştı.
Konu, alt mahkemelerdeki süreçlerin ardından Ekim 2014te Yüksek Mahkeme`ye intikal etmişti. Yüksek Mahkeme, bugün davaya ilişkin kararını açıklayarak, Elaufun lehinde karar verdi. Yargıçlar, 1e karşı 8 oyla, iş yeri sahiplerinin kendilerine çalışma başvurusu yapanların ve çalışanlarının dini gerekçelerini yerine getirebilecek ortamı sunması gerektiğine hükmetti.
`MÜSLÜMAN OLMASINDAN ENDİŞELENMELERİ BİLE SUÇ`
Abercrombie, Elaufun iş mülakatında başörtüsünü dini gerekçelerle taktığını söylemediğini savunurken, yargıçlardan Antonin Scalia, Elaufun, iş görüşmesi sırasında Müslüman olduğunu söylemese dahi şirketin, bu konuda `en azından şüphe duymasının bile yeterli olacağını` dile getirdi.
ABDde 1964 yılındaki Sivil Haklar Yasası, işverenlere çalışanlarına dini inançlar ya da uygulamalar yüzünden ayrımcılık yapılmasını yasaklıyor.
ABDnin en üst mahkemesi niteliğindeki Yüksek Mahkemede görülen dava, ülkedeki diğer işletmelere örnek teşkil edecek olması açısından da önem taşıyor.