Üçüncü Dünya Savaşı´nın başlama olasılığının bulunduğu bir diğer bölgenin Ukrayna olduğu dikkat çekilen yazıda, kısa bir süre önce Kerç Boğazı´nda yaşanan olayın bölgedeki gerilimin tırmanmasına yol açtığı kaydedildi.
Farley aynı zamanda Rusya´nın büyük bir olasılıkla durumu belirsiz bir hale getirebilecek olan Ukrayna´daki cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce ‘statükoyu ihlal etmeye´ ilgi duymadığına inandığını ifade etti ve Moskova ile Washington arasındaki ilişkilerin yeterince gergin oluğu bu dönemde en küçük bir sarsıntının dahi hassas dengeyi bozabileceği konusunda uyardı.
´AÇIK BİR ÇARPIŞMAYA DÖNÜŞEBİLİR´
Dünyanın üçüncü ‘sıcak´ bölgesinin Basra Körfezi´nin olmayı sürdürdüğüne dikkat çeken yazar, buradaki gerilimin ABD´nin İran´a uyguladığı ekonomik baskı, ayrıca Yemen ve Suriye´deki çatışmalar nedeniyle tırmandığını vurgulayarak, bölgenin stratejik önemi de dikkate alındığında herhangi bir istikrarsızlık belirtisinin Moskova, Washington ve hatta Pekin´i içine çekecek açık bir çarpışmaya dönüşebileceğini ifade etti.
Çin ve ABD arasındaki ilişkilerin kötüye gitmesinin gelebilecek ‘bela habercisi´ olduğunu vurgulayan Farley, ‘sıcak noktalarınsa´ diğer ülkelerde de oluşabileceğini, aynı zamanda ABD´nin askeri hegemonyasıyla şimdiki dünya düzeni arasındaki krizin yakın geleceğin yakın geçmişe göre daha çok tehlike barındıracağını ortaya koyduğunu vurguladı.