Rus Dışişleri´nden önceki gün yapılan açıklamada, 'Türk askerleri ve destekledikleri silahlı muhalif güçlerin Suriye´deki operasyonu genişletmesinden ciddi endişe duyuyoruz. Türkiye, eylemlerini Suriye´nin meşru hükümetinin izni ve BM Güvenlik Konseyi´nin (BMGK) onayı olmadan gerçekleştiriyor' denilmişti.
Sputnik´in sorularını yanıtlayan Suponina, Türkiye´nin Suriye´deki askeri varlığının, Ankara ile Moskova arasındaki gizli bir anlaşmanın sonucu olmadığını kaydetti. Rus uzman, bunun Suriye´nin egemenliği ve toprak bütünlüğü ilkesine ve dolayısıyla da Rusya´nın bu konudaki tutumuna aykırı olacağına işaret etti.
´RUS DIŞİŞLERİ´NİN YENİ AÇIKLAMASI DAHA KESKİN´
Rus uzman, Rus Dışişleri´nden gelen son açıklamanın, bir öncekine kıyasla daha keskin ve direkt olduğunun altını çizdi.
'Açıklama, Rusya´nın ´Suriye´deki tüm faaliyetler için meşru hükümetin onayı alınması´ konusundaki değişmeyen pozisyonunu yansıtıyor. Şam, Türkiye´nin Suriye topraklarındaki askeri faaliyetlerini kabul etmiyor' diyen Suponina, Şam´ın Ankara´yı, ülkedeki terör örgütlerine daha önce verdiği destek nedeniyle defaatle eleştirdiğini de anımsattı.
´TÜRKİYE GÜÇ DENGELERİNİ DEĞİŞTİRMEK İSTİYOR´
Rusya ve Türkiye´nin Suriye´deki operasyonlarını karşılaştıran Suponina, şu ifadeleri kullandı: 'Rusya´nın eylemleri, uluslararası hukuka uygundu. Herhangi bir ön anlaşma yapılmadan gerçekleştirilen Fırat Kalkanı operasyonu ise cephe hattındaki güç dengelerini değiştirmeyi hedefliyor.'
´TÜRKİYE´NİN ANA HEDEFİ KÜRTLER´
Türkiye´nin Suriye topraklarında ilerlemesinden dolayı endişe duyduğunu da ifade eden Suponina, operasyonun hedefinin terörle mücadele değil, Kürtleri zayıflatmak olduğunu savundu.