Türkiye´de ilk: Kan uyuşmazlığı tedavisinde kesin çözüm

Türkiye´de ilk: Kan uyuşmazlığı tedavisinde kesin çözüm

Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi 5. sınıf öğrencisi olan Ümmühan Zeynep Bilgili´nin üzerinde çalıştığı TÜBİTAK destekli projesi, Türkiye´de ilk kez bebekten anneye geçen alyuvar miktarının tam olarak ölçülmesini sağl

 

Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi 5. sınıf öğrencisi olan Ümmühan Zeynep Bilgili´nin üzerinde çalıştığı TÜBİTAK destekli projesi, Türkiye´de ilk kez bebekten anneye geçen alyuvar miktarının tam olarak ölçülmesini sağlayacak ve kan uyuşmazlığı tedavisine kesin çözüm getirecek.

Türkiye´de her 100 gebelikten 2-3´ünde görülen ´kan uyuşmazlığı´, özellikle ikinci gebelikten itibaren, bebeğin yaşamını tehdit ediyor.

Anne negatif, baba pozitif kan grubu olduğunda, doğacak bebeğin kan grubu da pozitifse, fetüsten anneye geçen kan (alyuvarlar) nedeniyle; bir sonraki gebelikte de bebek pozitif kan grubunda olursa, annenin bağışıklık sistemi fetüs ile savaşmaya başlıyor.

Bu da düşüklere, ölü doğuma veya bebeğin beyninde, kalp kaslarında hasarlara neden olabiliyor. Kan uyuşmazlığı riski bulunan tüm gebelere, bebekten anneye geçen kan miktarı ölçülmeden, rutin olarak ilk hamilelikte tek doz Anti D iğnesi yapılıyor. Ancak bu doz, her zaman yeterli gelmeyebiliyor.

Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı´ndan Doç. Dr. Mehmet Serdar Kütük´ün danışmanlığında, tıp fakültesi 5. sınıf öğrencisi Ümmühan Zeynep Bilgili´nin üzerinde çalıştığı TÜBİTAK destekli proje sayesinde, Türkiye´de ilk kez bebekten anneye geçen alyuvar miktarı tam olarak ölçüldü.

Danışman hocası Doç. Dr. Kütük ile birlikte yürüttüğü araştırma projesi hakkında açıklamalarda bulunan stajyer Dr. Ümmühan Zeynep Bilgili, şunları söyledi:

'Annelerin kan grubunun Rh negatif bebeğin kan grubunun Rh pozitif olduğu durumlarda, kan uyuşmazlığı dediğimiz olay ortaya çıkıyor. Bu, bebeğin sağlığını çok kötü etkileyebildiği gibi annenin sonraki gebeliklerini de riskli hale getirebiliyor. Neyse ki bunun için Rhogam adı verilen bir ilaç ile immünizasyonu yani annenin vücudunun tepki vermesini önleyip bu iki zararın ortadan kalkmasını sağlayabiliyoruz.

Ama bazı durumlarda bizim verdiğimiz ilaç dozu yeterli gelmiyor. Bu nedenle de annenin bir dahaki gebeliğinde yine bu riskler ortaya çıkabiliyor. Biz bu çalışmamızda, bu miktarı ölçebilecek bir test yaptık ve bu testi kliniğimizde de uyguladık. Verilen ilaç miktarının yetmediği durumlar var mı, bunları ortaya çıkarmaya çalıştık.'

Proje ile kan uyuşmazlığının ´gözden kaçırılan´ risklerini önlemeyi amaçladıklarını kaydeden Bilgili, şu bilgileri verdi:

“Bu testi yapmanın birden fazla yöntemi var. Biz dünyada da uygulanan ilk yöntemi tercih ettik. Mikroskopla anneden bebeğe geçen alyuvar miktarını belirledik. Bu, daha manuel bir yöntem. Yani insan gücüne dayanıyor. Bu testi yapmanın diğer bir yolu da Flow Sitometri cihazıyla bu ölçümü yapmak. Bunun metodunu oturtabilmek ve ülkemizde yaygınlaşabilmesi için de projemizle TÜBİTAK başvurusu yaptık.

O desteği de henüz yeni aldık. İlk metot, yani mikroskop altında bebekten anneye geçen alyuvar miktarını ölçtüğümüz metodun ulaşılabilirliği daha fazla. Çünkü ihtiyacınız olan sadece birkaç damla kan, birkaç kimyasal madde ve mikroskop. Ama bunun getirdiği zorlukların başında, insan gücüne çok bağımlı olması ve her bir testin vakit alması.

Tamamen yapan kişinin deneyimi ve vaktine bağlı. Flow Sitometri metodu ise daha otomatize. Bu cihaz genelde büyük hastanelerde olan ve başka testler için kullanılan bir cihaz. Türkiye´de bu kadar yaygın olarak kullanılan bir cihaz olduğu için biz de bu yöntemle bu testin yaygınlaşmasını istiyoruz. Çünkü işgücü sağlayamayacak, mikroskopta bu ölçümü yapacak tecrübesi olmayan ekiplerin olmadığı merkezlerde, bir çıkış yolu olacak.'

Öğrencisinin projesine sosyal medyada övgü dolu sözlerle destek veren Doç. Dr. Mehmet Serdar Kütük ise bu övgünün nedenini şu cümlelerle anlattı:

'Projenin okuma ve fizibilite çalışmaları esnasında, Türkiye´de bu konuda bilgi alışverişi yapabileceğimiz herhangi bir akademisyen olmadığını fark ettik. Araştırma öğrencimiz Zeynep Bilgili, birçok şeyi kendi imkanlarıyla öğrendi hakikaten ve çok başarılı oldu. Şu anda bebekten anneye geçen kanama miktarını, görsel olarak mikroskop altında hesaplayabilen Türkiye´deki tek araştırmacı. Bu açıdan bunu çok önemsiyorum.'

´Hayatı boyunca gebeliklerini çok ciddi komplikasyonlarla sürdürmesine yol açabilir´

Kan uyuşmazlığının dünyada da oldukça yaygın bir durum olduğunu belirten Doç. Dr. Kütük, 'Yüzde 0,5 ila yüzde 10´a kadar çıkabiliyor. Bizdeki yaygınlığı ise yüzde 2-3 civarında. Önemli bir problem, çünkü hala ‘perinatal mortalite´ dediğimiz, anne karnında veya doğum sonrası bebek ölümlerinin önlenebilir nedenlerinden birisi. Anti-D denilen ilaç, kan uyuşmazlığı olan bir anneye ilk doğumundan sonra yapılırsa, sonraki çocukların sağlıklı olmasına katkıda bulunabiliyoruz. Bunu yapmazsak ya da eksik bir şekilde yaparsak, dozu uygun şekilde vermezsek bu, bir anne adayının hayatı boyunca gebeliklerini çok ciddi komplikasyonlarla sürdürmesine yol açabilir' dedi.

Gebeliğin her 3 ayında bir tekrarlanan ´indirekt coombs´ testi ile bebekle anne arasındaki kan uyuşmazlığının belirlenebildiğini söyleyen Doç. Dr. Kütük, dünyada rutin olarak bakıldığı halde, ülkemizde halen bebekten anneye geçen kan miktarı ölçülmediği için, bu uyuşmazlığın önlenmesinde bazen yeterli doz ilaç uygulanamadığını söyleyerek şunları vurguladı:

'Gebeliğin 7. ayında bebek ile anne arasında bir uyuşmazlık reaksiyonu olup olmadığını anlamak için ‘indirekt coombs´ denilen bir tarama testi yapılır. Gebeliğin her üç ayında bir yapılıyor bu test. 28´inci haftada da bu test negatifse, bebeği koruyucu amaçlı ilk anti-D dozu anneye yapılıyor. Doğumdan sonra bebeğin kan grubuna bakılıyor, baba ile aynı, yani pozitif ise bu doz tekrarlanıyor. Ama burada problem şu: Gebeliklerin bir kısmında bebekten anneye, bir flakon anti-D dozunun derman olamayacağı kadar yüksek oranda kan geçişi olabiliyor. Dünyada aslında bu rutin olarak bakılıyor. Ancak bizde genellikle gebelere bir doz yapılıyor.'

‘Kan geçiş düzeyi belirlenip ilaç dozu buna göre ayarlanmalı´

Kleihauer-Betke test adı verilen mikroskop yöntemi veya Flow Sitometri ile bebekten anneye geçen kan miktarının tespit edilip, koruyucu dozun buna göre yapılması gerektiğini belirten Doç. Dr. Kütük, şunları söyledi:

'Bizim yaptığımız çalışmada, Türkiye´de ilk kez Kleihauer-Betke test ile fetal maternal kanama düzeyini tespit ettik. Gebelerin yüzde 2´sinde, bu kanamanın tahmin ettiğimiz miktarın üzerinde olduğunu, daha da ilginç olanı bu gebelerin klinik seyirlerinde de hiçbir belirti olmadığını gördük. Şayet bu yöntemi kullanmasaydık, 100 anneden iki tanesi eksik dozlarla evlerine gidecekti ve sonraki gebeliklerinde bizim immünizasyon dediğimiz, daha basit bir ifade ile annenin bağışıklık sisteminin bebeğin kan hücrelerine savaş açtığı bir durumla karşılaşacaktık. Bu da tedavisi hiç kolay olan bir durum değil'.

´Ülkemizi 8-10 sıra yukarı taşıyabiliriz´

Flow Sitometri tekniği ile bu ölçümün Türkiye´de yaygınlaşmasının çok kolay olabileceğini söyleyen Doç. Dr. Kütük, sözlerini şöyle noktaladı:

'Flow Sitometri, Kleihauer-Betke´den daha pratik bir yöntem. Ama şu ana kadar ülkemizde bunu yapan olmadı. Belki bizim bu çalışmamızla beraber, rutin olarak kullanıma girer ve diğer merkezleri de harekete geçirir. Perinatal mortalite, bir ülkenin gelişmişlik düzeyini göstermesi açısından çok önemli bir parametredir. Perinatal mortalitenin 100 binde küsürlerle ifade edildiği bir ülkede yüzde 1-2 oranında bebek kaybını önlemek ise son derece önemli. Yani ülkemizi bu konuda bir anda 8-10 sıra yukarıya taşıyabilir. Bizim projemizin bu anlamda da tüm bilimsel camiayı harekete geçireceğini düşünüyoruz.'

 

 



Milli uydu İMECE uzaydaki birinci yılını tamamladı

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin ilk yüksek çözünürlüklü yerli ve milli gözlem uydusu İMECE'nin uzaydaki birinci yılını tamamladığını duyurdu.

Teknoloji

Türk savunma sanayisi 10 yıla 13 havacılık motoru sığdırdı

Türkiye'nin havacılık motorlarında lider şirketi TUSAŞ Motor Sanayii AŞ (TEI), yaklaşık 10 yıllık dönemde 12 milli, 1 yerli olmak üzere 13 motora imza attı.

Teknoloji

Bayraktar AKINCI ASELFLIR-500 ile hedefi başarıyla vurdu

Bayraktar AKINCI, Aselsan tarafından milli olarak geliştirilen ASELFLIR-500 Elektro-Optik Keşif, Gözetleme ve Hedefleme Sistemi’ni kullanarak deniz üstünde seyreden Albatros İDA’yı başarıyla imha etti.

Teknoloji

Sibergöz-12 operasyonlarında 75 şüpheli yakalandı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 20 ilde eş zamanlı düzenlenen Sibergöz-12 operasyonlarında 75 şüphelinin yakalandığını bildirdi.

Teknoloji

AB zirvesinde Türkiye'ye ilişkin sonuç bildirisinde Kıbrıs vurgusu

Rus basınında Gazze savaşı: "Biden yönetimi Tahran'a karşı kendi ekonomik tedbirlerini hazırlıyor"

Genellikle erkeklerde görülen akciğer kanseri kadınlarda artışa geçti! İşte en önemli sebebi

Bakan Bolat'tan fahiş fiyat açıklaması: Rekabet kanununda değişiklik yapılacak

Dubai'de yaşanan sel sonrası bulut tohumlama yöntemi tartışılıyor

Rusya'nın haftalardır düzenlediği en ölümcül saldırı | Can kaybı 18'e çıktı

İsrail, Lübnan'ın güney bölgelerini fosfor bombasıyla vurdu

AB liderleri İsrail'e saldırısı nedeniyle İran'a yaptırım kararı aldı

Yunan bakandan çarpıcı itiraf! Yerli savunma hamlelerine büyük övgü: Türkiye bizden çok ileride!

İsrail'in İran'ın nükleer tesislerini vurmasından endişe ediliyor

MHP lideri Bahçeli: Yeni bir dünya savaşı cinayettir

Vücutta kolay morarma o hastalığın habercisi olabilir!

Milli uydu İMECE uzaydaki birinci yılını tamamladı

Sıcaklıklar 30 derecenin üzerine çıkacak (Bu hafta hava nasıl olacak?)

TBMM açılıyor: Gündemde kripto para düzenlemesi var

Yerel seçim dünya medyasında: İstanbul 'büyük ödül', muhalefeti bekleyen tehlike

Avrupa bu itiraf ile çalkalanıyor... Polonya Başbakanı Tusk'tan savaş uyarısı: Hazır değiliz!

Rusya, Ukranya'nın en büyük özel elektrik şirketine saldırdı

İsrail ordusu Halep'i vurdu: 38 kişi öldürüldü

Türkiye’nin iç sorunu bir PKK’dan Avrupa’nın sorunu bir PKK’ya

STK’LAR YILDIZ HOLDİNG’TE BULUŞTU

Ukrayna: Rusya, başkent Kiev'e seyir ve balistik füzelerle saldırdı

Rus istihbaratı: Fransa, ilk etapta 2 bin askeri Ukrayna'ya göndermek için hazırlık yapıyor

Erdoğan'ın iftar yemeğinde sarf ettiği cümle Yunanistan'da tepkiyle karşılandı! Hükümete çağrı yaptılar

MİT PKK'nın sözde İran sorumlusunu Kandil'de etkisiz hale getirdi

Katillerin gözü döndü! İsrail’den Şifa Hastanesi’ne katliam gibi baskın: Sivilleri acımadan öldürdüler

Uzman isim Türkiye'nin rolünü anlatarak uyardı! Karadeniz'i bekleyen büyük tehlike

Pakistan'dan Afganistan'a hava saldırısı!

Rusya'da seçim: Dünya Putin'i protesto ediyor

Bayraktar AKINCI'dan İHA-230 füzesiyle çifte atış

Yükleniyor