Ermenilerin aslında Turani bir kavim olduğunu söyleyen ve 'Levon amca' olarak da bilinen Ermeni ülkücü Levon Panos Dabağyan 84 yaşında hayatını kaybetti ve dün ebediyete uğurlandı. Dabağyanın tabutu, vasiyeti üzerine Türk bayrağına sarıldı. Kendisini 'Osmanlı Ermenisi' olarak tanımlayan, Osmanlı tarihi ve Türk Ermeni ilişkileri üzerine çeşitli çalışmaları bulunan Levon Panos Dabağyan, MHP´nin 'üç hilal' simgesinin de fikir babası.
Levon Panos Dabağyan için ilkin kilisede bir ayin düzenlendi. Tören ardından, kızı Alis Koyuncu, damadı Ersin Koyuncu, torunu Burak Koyuncu´nun ve diğer yakınlarının bahçede taziyeleri kabul etmesiyle devam etti. Törende; Ermeni cemati mensupları, sevenleri, gazeteci arkadaşları, İstanbul Kuyumcular Odası, Mücevher İhracatçılar Birliği temsilcileri hazır bulundu.Törene, MHP Genel Başkan adayı Meral Akşener , ANAP eski milletvekili Yalçın Koçak, MHP eski Milletvekili Nazif Okumuş, RUBASAM Başkanı E. Albay Süheyl Çobanoğlu, Gazeteci-Yazar Hüdavendigar Onur, Türkolog Yusuf Gedikli, ASAM Genel Müdürü Ömer Özkaya, İz Yayıncılık´tan Mehmet Kahraman ve Seval Türkeş de katıldı.
Türk milliyetçisi Ermeni fikir adamı ve yazar Levon Panos Dabağyan Yeşilköy Surp Stepanos Ermeni Kilisesi´nde düzenenlenen törenin ardından Şişli Ermeni Mezarlığı´nda toprağa verildi. Osmanlı Veziri Harutyun Amira Bezciyan´ın meşhur köşkünün 'tebayı sadıka (sadık millet)' kültürüyle yetişen son temsilcisi Dabağyan, yaklaşık bir hafta yüksek tansiyon teşihisiyle kaldırıldığı Samatya Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Ünitesi´nde önceki gün hayata veda etmişti.
'ERMENİLER, TURANİ KAVİMDİR'
Ermeni asıllı araştırmacı-yazar Dabağyan Rize´de 'Türkiye üzerinde oynanan oyunlar ve Ermeni gerçeği' başlıklı konferansında şunları söylemişti:
'Anadolu´ya ilk gelen Türkler´deniz biz. Tarihinizi iyi tetkik ederseniz, bunu bulursunuz, görürsünüz. Bizim örf ve ananemiz, Türk örf ve ananesidir, bir dın dışında. Onun da yabancısı değiliz, çünkü bizim bir kulağımızda çan sesi varsa bir kulağımızda da ezan sesi var... Bana namussuz densin, bana hırsız densin, bana ne denirse densin ama ´vatan haini´ dendiği zaman çıldırırım ben. Ben memleketime de, ben bayrağıma da temeline kadar bağlı olan bir insanım. Türk Ermenisi budur.'
Dabağyan, siyasi hayata 1967´de Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi ile başlamış daha sonra da bu partinin Milliyetçi Hareket Partisi´ne dönüşmesinde faal rol oynamıştı. Hatta olaylı Adana Kongresi´nde parti ambleminin 'üç hilal' olmasında ısrar edenlerin başında geliyordu. 1969 seçimlerinde Dündar Taşer´le birlikte MHP İstanbul Milletvekili adayı gösterilmesini hemen kabul etmişti.
Siyasi hayatı boyunca Alparslan Türkeş´in yanından ayrılmayan Levon Panos Dabağyan Türk kültürüne kalemiyle birçok eser kazandırmıştı. Yazdığı eserler arasında; Başbuğ Türkeş ve Milliyetçilik, Fatih ve Fetih Olayı, Kemalizm Işığında Azınlık Gözüyle Atatürk, Osmanlı Ermenileri, Bilinmeyen 2. Abdülhamit Han, Sanat Dünyamızda Ermeniler, Emperyalizm Kıskacında Ermeni Tehciri, Tarihin Işığında Ermeni Meselesi ve 1915 Kaosu ilk akla gelen kitaplarıydı. Dabağyan, Hergün, Ortadoğu, Yeni İstanbul, Babıali´de Sabah, Bugün, Hakikat, Yeşil Belde ve Tercüman gazetelerinde makale ve tefrikalar yazdı.
'BİZ MUHAMMED ÜMMETİYİZ! BİZE ÜÇ HİLAL YAKIŞIR'
Dabağyan 'Üç Hilal'in öyküsünü şöyle anlatmıştı: 'Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi 1969 yılında Adana´da büyük kongresini topladı. Bu kongre partinin adının Milliyetçi Hareket Partisi olduğu ve genel başkanlığa Alparslan Türkeş´in getirildiği dönemde Alparslan Türkeş´in yakın çevresinde bulunuyordum kongrede yerimi aldım. Parti Atsızcılar ile Türkeşçilerin çekiştiği bir virajdaydı.
Partinin ambleminin ne olacağı gündeme gelince, Atsızcı kanat ´kurt´un amblem olarak seçilmesini önerdi, fakat ben ´Biz Muhammed ümmetiyiz! Bize üç hilal yakışır!´ diyerek bağırdım. Bu çağrım alkışlarla desteklendi ve partinin amblemi olarak üç hilal seçildi. Böylece üç hilal MHP, kurt ise Ülkü Ocakları amblemi oldu.'
LEVON PANOS DABAĞYAN KİMDİR?
Levon Panos Dabağyan, 11 Kasım 1933 yılında İstanbul´un Fatih ilçesinde doğdu. Baba tarafı Van vilayetinden Kastamonu´nun Kadınsaray Köyü´ne yerleşen Karacıyanlar sülalesine mensuptur. Anne tarafı ise Erzurum ve Van dolaylarından İstanbul´a takriben bir asır evvel göçüp Fatih ilçesine yerleşen Dabağyan´lardır. Ailevi bir sebepten dolayı Dabağyan soyadını alan Krikor Efendi, evlatlarına da aynı soyadını vermiştir.
Önce Vatan gazetesinde köşe yazarlığı yapmıştır. Alparslan Türkeş ve Milliyetçi Hareket Partisi ile ilgili kitap yazan ilk Ermenidir. Türk tarihinde Ermenilere yapılmış bir soykırımın olmadığını savunmaktaydı. Türkiye´nin doğusunda isyan çıkaran Ermenilerin sürüldüğünü söylemiştir. Türk Tarih Kurumu Tarih Araştırmaları Grubunda çalışmaktaydı. 1969´da İstanbul´dan milletvekili adayı olmuştu.
1954 yılında bahriyeli olarak askerliğini yaptı ve bahriyeli olabilmek için 36 ay askerlik yapmaya razı olduğunu söyledi. 1959 yılında eşi Eliz ile evlendi ve evliliğinden 1960´da Alis isimli kızları oldu. 1967´de Yeni İstanbul´da muhabirliğe başladı. Son Havadis, Bugün, Hakikat, Yeşil Belde, Anadolu Ekspres, Milli Ekonomi ve Ziraat, Bizim Mücadele, Durum, Yeni Gazete, Ortadoğu, Bâb-ı Ali´de Sabah, Tercüman, Gavroş, Parev, Artar ve Nov Artar gazetelerinde makaleler ve çeşitli yazılar yazdı. Dabağyan´ın 12 Eylül öncesinde Hergün gazetesinde ve Türk Edebiyatı gibi kültür ve sanat dergilerde de yazıları yayınlanmıştır.
2005 yılında Ankara´da yapılan Türk Metal-İş Sendikası ve Ulusal Güvenlik Stratejileri Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen 'Her Yönüyle Ermeni Sorunu ve Tarihi Gerçekler' konferansında 'Bugün bir Türkiye-Ermenistan savaşı çıksa, kesinlikle Türk cephesinde yer alır ve Ermenistan´a karşı savaşırdım. Ermenistan´ın toprak taleplerinin arkasında, aslında bir Ermeni devleti kurmak değil, büyük İsrail´i gerçekleştirmek emeli yatmaktadır' diye konuştu. Zeytunların kökeninin Pakraduniler olduğunu ve Zeytun İsyanı´nın arkasında Fransa ve Vatikan´ın bulunduğunu, isyanın düzenleyicilerinin Pakraduniler olduğunu ileri sürmektedir.
Kilisede yapılan törenden sonra cenaze arabasına taşınırken Dağbağyan´ın tabutuna vasiyeti üzerine Türk Bayrağı sarılması dikkat çekti. Dabağyan, kilisede düzenenlenen törenin ardından Şişli Ermeni Mezarlığı´nda çok sevdiği vatan toprağına göz yaşları arasında defnedildi.