Maxim Kalashnikov *
'Petrolsüz' Arap ülkelerindeki 'devrimlerin' ardından neler olacak? Balkanlara dönüşen İslam dünyası mı? Yeni bir dünya çatışması mı?
Bugün Mısır`daki halk ayaklanmasını konu alan röportajlar 1978-1979 dönemi İran`da, yönetilen tabakanın ayaklanmasını akla getiriyor. Tunus ve Mısır`daki eski hükûmetler çöküyor. Risk grubuna girenler arasında Ürdün, Yemen, Suriye ve Cezayir`deki rejimler var. Kuzey Afrika boyunca uzanan ve Orta Doğu`ya saplanan bir gerilim yayı alevleniyor...
Arap dünyasında bir dizi 'renkli devrimin' meydana gelmesi durumunda, burada kaçınılmaz olarak şiddet ve çatışma çağı başlayacak. Bu, aynı zamanda, AB projesinin çok ciddi bir krizi ve birleşik Avrupa`nın -borçlanma krizinden dolayı- olası bir çöküşüyle örtüşecek...
Diğer yandan, 'renkli devrimler zinciri' ve bunun sonuçları, Amerikalı askerlerin Irak`tan çekilmesini izleyecek kaos ve çatışmalarla da örtüşecek. Irak`ın topraklarında dışarıdan Türklerin, Suudilerin ve İran`ın katılacağı bir iç savaş patlak verecek. Savaşa ayrıca Türkiye, İran, Irak ve Suriye`den Kürdistan için toprak koparmak isteyen Kürtler de katılacak. Kürtler eski Irak`ın kuzeyindeki petrol yatakları için silahlı bir mücadele başlatacak ve Irak Araplarını bunlardan zorla uzaklaştıracak.
Bunlara ayrıca Afganistan ve Pakistan`da olası bir kanlı kaos ve Pakistan`ın dağılması tehlikesi, kaos ve savaşın Kırgızistan`dan Özbekistan`a yayılması ihtimali (Fergana Vadisinin 'bombası'), İran`ın nükleer silah edinme ihtimali ve ardından Suudi Arabistan`ın da nükleer başlıklı füze satın alması ihtimali de eklenebilir. Bir dizi uzman, radikal İslamcı bir devlete dönüşmesi hâlinde Mısır`ın da kendi nükleer bombasına sahip olmaya yönelik çalışmalar başlatabileceğinden korkuyor. Buraya ayrıca İsrail`in krizi ve Türkiye`deki İslamcı siyasi güçlerin kuvvet kazanması da eklenebilir. Amerikalılar Afganistan`ı da terk ederse, o zaman Avrasya`nın güneyinin tamamında kanlı çatışmalar alevlenecek. Gittikçe zayıflayan ve kendi krizinin sıkıntısını çeken ABD istese bile bütün bunlara mani olamayacak. Kaldı ki, istemeyecek zaten...
Türkiye, bölücü Kürtlerle şiddetli bir şekilde çatışmak, eski Irak`ın kuzeyinde operasyon düzenlemek, kimi durumlarda İran ile blok kurmak ve Kırım sahilindeki petrol yataklarıyla birlikte Kuzey Karadeniz`i işgal etmek için çaba göstermek zorunda kalacak.
'Bağımsız Ukrayna`ya selam!'
Kırım`daki muharebelerin çok ağır olacağı gözüküyor. Zira Türkler yeni imparatorluklarının büyümesini sürdürebilmek için sahip olmadıkları hidrokarbonlara ihtiyaç duyuyor. Belki de, Türkiye aynı amaç doğrultusunda Azerbaycan`ı da kendi kanadının altına almaya çalışacak ve bunun için Transkafkasya`ya bir çıkarma yapacak.
Rusya Federasyonundan kopan parçaların yüzleşeceği muharebe ve çatışmaları düşünmek bile dehşet veriyor. Bunun en güçlü parçası, petrol sahibi olan ve modern sanayisini -ve doğum oranını- görece koruyabilen Tataristan olacak. Ya Tataristan Türklerin müttefikine dönüşürse, o zaman neler olacak? ...
Bu gibi koşullarda Rusları ancak bir mucize kurtarabilir... Ulusal ve toplumsal bir devrim, yeni bir sanayileşme ve ortak kalkınma, ortak pazar ve ortak savunma amaçlı kurulacak bir birlik. Rusya Federasyonu, Belarus ve Ukrayna`nın dâhil olacağı bir Rus Birliği... SSCB-2... (Rusya`da yayınlanan Rosbalt )
* Vladimir Alexandrovich Kucherenko (nam-ı diğer Maxim Kalashnikov), yurtsever bir Rus yazar, gazeteci ve siyasi aktivisttir. Yazılarıyla genellikle Sovyetler Birliği’ni ve onun siyasi-ekonomik sistemini över ve bunun için de Rus milliyetçisi bir bakış açısı benimser. Yönetimdeki Rus hükümetini eleştirip, Rusya’ya yönelik NATO’dan (özellikle de Amerika’dan) kaynaklanan tehdit algısını ele alır; bunun Rusya ile NATO arasında bir nükleer savaşla sonlanabileceği olasılığı üzerinde durur. Yazıları, genellikle nesnellikten uzak olduğu ve duygusallığı suiistimal ettiği gerekçesiyle eleştirilir. Ancak, birçok Rus açısından da, Rus halkına duyarlılık aşılayan ve milletinden övünç duymasını sağlayan bir yazar olarak kabul edilir. 2009 yılı Eylül ayında Rusya Devlet Başkanı Medvedev, ülkenin yenilikçi ekonomisinin gelişimini hızlandırmak amacıyla, Kalashnikov’un fikirlerinin incelenmesi konusunda hükümete talimat vermişti.