Bundan beş altı sene öncesine kadar milyonlarca kişi ve özellikle de siyasiler, bürokratlar, cemaat ve tarikat liderleri vs.vs. nezdinde FETÖ lideri Gülen “Hoca Efendi, Kâinat İmamı, Asrın Mevlana´sı, Çağımızın Yunus´u, Bilge Adam, En Büyük Türk´ü” idi. Yine teröristbaşı Gülen beş altı sene önce ölmüş olsaydı, cenazesi Türkiye´ye getirilir, türbesi yapılır ve yukarıda sayılanlar tarafından kutsanırdı. Allah (cc) o münafığın böyle bir sonuca erişmesine izin vermedi ve Gülen “Asrın Münafığı, FETÖ, Terör örgütü lideri, hain, katil” vs.vs. sıfatlarla anılır oldu.
Hadiselerin gelişimine göre dün Fetullah´ı göklere çıkaranlar bugün yerin dibine sokmaya başladı. Dün FETÖ sayesinde piyasada kendine yer edinenler onu överken, bugün aynı tipler yine piyasada kendilerine yer edinmek için acımasızca sövüyorlar.
Yaşanan olaylar sonunda bu şeytani örgütün peşinden gidenlerin ondan ayrılmaları ilginç tablolar oluşturdu. Ayrılanların profilini incelediğimizde hiç de öyle terörist başı Gülen´in İslam´a, vatana, millete ihanet ettiği için ayrılmadıklarını görüyoruz. Çoğu gücün tesiriyle tıpkı Firavunun Kızıl Deniz´de deniz kavuşunca, mucizeyi görünce “Musa´nın Rabbine inandım” demeleri gibi devletin FETÖ karşısındaki gücünü görünce, “Tamam, biz de FETÖ´nün terörist olduğuna inandık” diyenlerdir. Ben bunlara “Firavun dönmeleri” diyorum.
FETÖ isimli şeytani örgütten son yirmi yıl içinde ayrılanların profiline baktığımızda şöyle tipler ortaya çıkıyor:
1999´da benim gibi yapının İslam´a ve vatana ihanet edeceğini anlayarak ayrılanlar, (Nurettin Veren ve Selim Çoraklı)
2006 yılında yapı içindeki koltuk çekişmelerinden dolayı “Burada duramam” deyip ayrılanlar,
17/25 Aralık 2013 tarihinde Yargı ve emniyetteki GETÖ terör örgütü mensuplarının işbirliği yaparak hükümeti düşürmek için kumpas yapıldığını görünce ayrıldım diyenler, (Hüseyin Gülerce gibiler)
Devletin içine sızmış FETÖ militanı savcıların MİT Tırlarını durdurma İhanetini görünce ayrıldım diyenler,
FETÖ isimli terör örgütünün PKK Terör Örgütü ile ittifaklarını görünce ayrıldım diyenler,
FETÖ militanı savcıların MİT Müsteşarını ifadeye çağırma İhanetini görünce ayrıldım diyenler,
Paralel bir devlet yapılanmasına sahip olduklarını görünce ayrıldım diyenler,
Ve nihayet 15 Temmuz´da FETÖ isimli şeytani örgütün militanlarının milleti katlettiğini görünce ayrıldım diyenler, (Bülent Arınç gibi)=
Gerekçeler o kadar çok ki?
FETÖ isimli şeytani yapıdan ayrılanlara genel olarak baktığımızda özellikle devlete yönelik işlenen suçların ortaya çıkmasıyla ilgili olduğunu görüyoruz. Fakat işin ilginç yanı bunu son beş altı yıl içinde görmüş olmalarıdır. Bu ihaneti 30-40 senedir görmeyip son beş altı yıl içinde görenler arasında Başbakanlar, bakanlar, bürokratlar, milletvekilleri, profesörler, Diyanet, YÖK, Üniversiteler, vs.vs. vs. de var.
İşin farklı bir yanı da sadece devlete karşı işlenen suçlardan dolayı görmüşler ama bu şeytani yapının İslam´a verdiği zararlardan dolayı kimse işin farkına varamamış. Bu farkına varamayanlar arasında kendini âlim diye pazarlayanlardan tut, tarikat ve cemaat liderlerine, İlahiyat fakültelerindeki profesörlere, İslamcı yazarlara kadar kadar geniş bir kitle var.
Böyle bir noktada durup bunlara şunları sormak hakkımızdır diye düşünüyorum:
Bu şeytani yapı takiyye yaparak kendini gizlerken bunu görmenize rağmen niçin itiraz etmediniz?
FETÖ hedefe gitmede her yolu meşru görüp militanlarına alkol ve zinayı caiz gören fetva verirken niçin ses çıkarmadınız?
FETÖ militanları Kelime-i Tevhid´den Hz. Muhammed´i (sav) çıkarırken, Muhammed´siz ezan okurken niçin itiraz etmediniz?
FETÖ lideri sahtekâr Fetullah kadınların tesettürüne füruat/teferruat derken niçin ses çıkarmadınız?
FETÖ, soruları çalıp militanlarını devlete yetiştirirken niçin itiraz etmediniz?
FETÖ kaset kumpaslarıyla binlerce insanı mağdur ederken niçin sesiniz çıkmadı?
FETÖ İslam´ı dejenere etmek için dinler arası diyalog safsatalarını ileri sürdüğünde niye itiraz etmediniz?
FETÖ şeytani planlarını yaparken araç olarak kullandığı Abant toplantılarının maksadı açıkken niçin itiraz etmeyip birer parçası haline geldiniz?
FETÖ, Yahudi ve Hıristiyanları cennete koyarken niye karşı çıkmadınız?
FETÖ, Resulullah´ı (sav) kamyon kasasına bindirmesini, Türkçe olimpiyatlarına getirince niye itiraz etmediniz?
FETÖ, “Cebrail (as) Parti kursa oy vermem” derken Cebrail (as)´a yapılan bu saygısızlığa niçin karşı çıkmadınız?
FETÖ, kurban paralarını toplayıp kesmezken, Zekât, fitre ve sadaka paraları ile medya ve siyasi faaliyet yapmaya başladığında niye itiraz etmediniz?
FETÖ, 28 Şubatçılarla ittifak yapıp, meşru hükümeti yıkmaya çalıştığında niçin itiraz etmediniz?
FETÖ, Mavi Marmara Şehitlerine taziye mesajı yerine katil İsrail´e arka çıkıp, “İsrail haklı”dediğinde niçin itiraz etmediniz?
FETÖ, Kur´an´ı tahrif ederken niçin sesiniz çıkmadı?
FETÖ, Hz. Muhammed´i (sav) Hz. Meryem ile karı koca ilan ettiğinde niçin ses çıkarmadınız?
FETÖ, “Şimdi de Kur´an Müslümanları sapıklığı çıktı” deyip Kur´an´a dönmeliyiz diyenleri sapık ilan ederken niçin itiraz etmediniz?
Bu konuları ve soruları çok daha çoğaltmak mümkün. FETÖ, dine, İslam´a Müslümanlara ihanet ederken sesi çıkmayanlar kendi partisine, cemaatine, tarikatına, vs.vs.ine karşı çıkınca itirazlarını yükseltenler ne kadar samimi olabilir ki?
Evet, FETÖ, sistemli bir biçimde 1960´lı yıllarda ABD tarafından kotarılan Yeşim Kuşak Projesi dâhilindeki “Ilımlı İslam” anlayışı ile İslamiyet´i deforme ederken ses çıkarmayanların kıytırık gerekçelerle FETÖ´ye ses çıkarmalarını hangi iyi niyetle yorumlayabiliriz ki?
FETÖ hem İslam´a, hem Müslümanlara, hem devlete, hem millete ihanet eden dünya çapında bir ahlaksız terör örgütüdür. Bu örgüt maalesef 30-40 senedir bütün iktidarlar tarafından beslendi ve sonunda gerçek niyetini açık etti.
Allah (cc) bu şeytani yapıyı şaşırttı ve şaşkın ördeğin kıçtan daldığı gibi yanlış işler yaptırarak deşifre etti. FETÖ şeytani yapısının özellikle bugün ülkemizdeki rezil duruma düşmesinde bir rolüm olduğu için Rabbime şükrediyorum. Uzun yıllar içlerinde kalmış biri olarak bu ihaneti 1990´lı yıllarda gördüm ve 1999 yılında yapıyı terk ettim. Terk etmekle de kalmayıp o günden bugüne kadar hayatım pahasına bedelini ödeyerek bu şeytani yapıyla mücadele ettim.
Gelinen noktada ne yazık ki bu şeytani yapıyla mücadele istenen noktada devam etmiyor. “Yukarısı ihanet, ortası ticaret, alt tarafı ibadet” diye tasnif edilen bu yapının ihanet kısmı 17/25 Aralık sonrası yurt dışına kaçtı; devletimiz sanki bunların kaçmasına göz yumdu. Ticaret kesimini ise bugünün siyasetçileri, bürokratları, vs.vs. bir “FETÖ Borsası” oluşturarak adeta kaz gibi yoluyorlar. Operasyonların çoğunluğu ise ibadet kesimi diye kategorize edilen kesime yönelik yapılıyor. Ben aslında bu ibadet kesimi diye adlandırılan kısmın hiç de masum olduğuna inanmıyorum. Çünkü bu örgüt yatay ve dikey yapılanmasıyla alt ve üst kavramlarını iç içe geçirmiştir. Bu anlamda örgüt çok sofistike (yanıltıcı-karmaşık) bir yapıya sahiptir. Bir bakmışsınız ibadet kesiminden deniler bir kişi FETÖ´nün ihanet kesimi, ön üst yöneticisi çıkabilir.
Hülasa etmek gerekirse, FETÖ´den ayrılanların profilini incelediğimizde ileri sürdükleri gerekçeleri (istisnaları saymazsak) tamamıyla beşeri kaygılar taşımaktadır. İslam bu gerekçeler arasında bazılarında son sıralarda bazılarında ise hiç yer almaktadır. Bu sebeple olsa gerek FETÖ ile İslami bir mücadele etme yerine iş emniyet ve yargıya havale edilerek adeta geçiştirilmeye çalışılıyor.
Yine tekrar ediyorum: CIA beslemesi FETÖ isimli şeytani örgüt ile mücadele sadece emniyet ve yargıya bırakılamayacak kadar hayati önem taşıyan bir hadisedir. İslami, kültürel, siyasi, sosyal, ekonomik vb. her alanda topyekûn bir çalışma ile bu şeytani yapı ancak on beş yirmi yılda bitirilebilir. Bugün maalesef yönetici kadrosunun tamamı dışarıda olan bu örgüt, bütün dünyada ülkemiz aleyhine faaliyet yürütmektedir. Tedbir alınmazsa ve hakkıyla bir mücadele stratejisi geliştirilemezse FETÖ büyük darbe yediği ülkemizde de kendini toparlayıp saldırıya geçebilir. Bugün bazı kişilerin parti kurma faaliyetlerine bakarsanız ne kadar haklı olduğumu görürsünüz.
Tabii görmek isterseniz.
Hani demişler ya: Görene! Köre Ne?
