Tarih: 20.10.2018 20:00

ABD´de Veri Mahremiyetinin Geleceği

Facebook Twitter Linked-in

 

KIRKPATRICK: Dolayısıyla, evet. Harika. Herkese günaydın. Ben David Kirkpatrick. Gazeteciyim ve Technomy Media´nın kurucusuyum. 

GOLDSTEIN: Çantamdan bana gözlüklerimi uzatır mısın? 

KIRKPATRICK: Technomy Media, teknolojinin her şeyi nasıl değiştirdiğine dair bir konferans ve yayın şirketi, bugün harika bir örnek sunuyor. Bugün GDPR´den sonra ABD´nin veri mahremiyetinin geleceğine dair bir oturumdayız. Paneli canlı takip edenler için anımsatma: Burası Dış İlişkiler Konseyi. Panelistlerimiz Lynn Goldstein, Marc Groman ve Karen Kornbluh. Kendilerini hemen size tanıtacağım. Ve tüm bunlar kayıt altına alınıyor. Karen de şu anda bizlerle. Harika. 

Dolayısıyla evet, kısaca panelistleri size takdim edeyim. Burada New York´ta benimle birlikte Lynn Golstein var. Kendisi bir nevi iş dünyasının resmi temsilcisi. Uzun zamandır büyük finans kurumlarında mahremiyet alanında çalışan bir hukukçu ve 10 yıl JPMorgan Chase´da baş mahremiyet memuru olarak görev aldı. Sivil alanda çok fazla çalışma yürüttü ve bugün birçok kar gütmeyen ilginç operasyona katıldı; mahremiyet konusunda ne yapmak gerektiğini araştırdı. Bu kendisinin kapsamlı bir şekilde angaje olduğu bir konu. Ayrıca şu anda GDPRSimple isimli bir şirketi yönetiyor. Şirket küçük ve orta ölçekli işletmelere GDPR´den dolayı uygulamaları gerekenler konusunda yönlendirmede bulunuyor. 

Washington´da, ekranınızın sol tarafında, Marc Groman Washington´daki hükümetin iki emektarından birisi. Kendisi halihazırda Groman Danışmanlık Grubu´nda müdürlük yapıyor; ancak Obama yönetiminin son dönemlerinde OMB´de mahremiyet konusunda kıdemli danışman idi. Bundan önce,

Başkan Obama tarafından kurulmuş olan Federal Mahremiyet Konseyi başkanlığını yürüttü ve bu konsey başkanın siber güvenlik ulusal eylem planına öncülük etmişti. Kendisinin daha önce FTC´de, Kongre´de mahremiyet uzmanı olarak uzun bir kariyeri oldu ve hükümet dışında da çok fazla çalışma yürüttü. 

Karen Kornbluh, sağ taraftaki — doğru söyledim değil mi, Karen? 

KORNBLUH: Evet. 

KIRKPATRICK: Tamam, teşekkürler. Kendisi burada Konsey´de dijital politika konusunda kıdemli uzman. Bundan önce, Nielsen´de küresel kamu politikası, kurumsal sosyal sorumluluk, mahremiyet ve strateji alanlarından sorumlu başkan yardımcılığı yürüttü. Ancak ondan önce, OECD nezdinde ABD´nin büyükelçisi idi ve teknolojinin dünyayı nasıl değiştirdiğine dair büyük resimdeki politika meselelerine oldukça derinden müdahil olmuştu. Ayrıca, Hazine Müsteşarlığı´nda başkan yardımcılığı ve FCC´nin yasal ve hükümet-hükümetlerarası meselelerinde ofis direktörlüğü yapmıştı. 

Bunlar çok uzun özgeçmişler. Hepsini tamamladım. Panelimize katılan iki kişi Washington´da ve bu kişiler Washington´da olan bitenleri yakından takip ediyorlar ve Lynn burada New York´ta konunun şirketler boyutunu ele alıyor. Ve burada GDPR´den sonra ABD´de mahremiyet politikası, yönetmelikler ve uygulamalar konusunda yaşanacak olan şeyleri tartışmak üzere bir araya geldik. GDPR son derece önemli, çünkü bir kişinin en sonunda dijital çağda mahremiyet konusunda bir şeyler yaptığını gösteriyor. Doğru mu yanlış mı yapıldığını tartışmak ayrı bir konu. Ancak en azından bir şeyler yapıldı. Ve bence bu hükümlerle aynı fikirde olmayan birçok kişi bizim farklı bir şeyler yapmamız gerektiği konusunda hemfikir. Dünya değişiyor. 

Ve bildiğiniz gibi, bir teknoloji gazetecisi olarak benim yaklaşımıma göre, hükümetler teknoloji ağırlıklı toplumda yaşanan şeyleri doğru bir şekilde anlamıyorlar ve bu doğrultuda doğru adımlar atmıyorlar. Dolayısıyla bu anlamda AB, beklenmedik bir tutum sergiledi; olan biteni gerçek anlamda algıladı. 

Sun Microsystems´dan Scott McNealy, konuşma yaptığı konferanslardan birinde şöyle söylemişti: “Mahremiyetiniz yok, aşın artık bunları. Mahremiyetin ihlal edilme biçimleri gözardı edilebilir ve bu konu hayal edebileceğimizden çok daha geniş; keza dünya giderek birçok cihaz ve verinin birbirine bağlandığı bir yer haline geliyor. 

Ve bu bence gerçekten de korku verici bir şey. Siz ne düşünürseniz düşünün. Ve ben genel anlamda kişisel verilerim konusunda çok endişeli değilim. Bazı insanlar, kendi verilerinin kamusal denetime açılmasına istekliler. Ancak biz oldukça tuhaf bir noktadayız. Ve bence ne yapılacağını bilemiyoruz. Dolayısıyla, hükümetin ne yapması gerektiği ve ne yapacakları konusunun bu panelde tartışılması gerekiyor. 

New York´tan katılan Lynn ile başlayalım. Durumun ne kadar iyi veya ne kadar kötü olduğuna dair kendi görüşünüzü paylaşabilirsiniz. Belki de gidişata dair söylenecek olumlu şeyler de vardır. 

GOLDSTEIN: Evet. Dolayısıyla bence şirketler için en önemli birinci şey, Avrupa´da olmasanız bile GDPR´nin halen size uygulanması – eğer Avrupa´da yerleşik bireylere mal ve hizmet sunarak iş yapıyorsanız. Dolayısıyla onların faaliyetlerini izliyorsanız, yani Avrupa´da yerleşik bireylerin. Dolayısıyla bu konunun oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Bu, GDPR´den önce var olan hukuktan farklı bir durum. Dolayısıyla işler eskisi gibi değil. GDPR´ye dikkat etmezseniz, size mal ve hizmet sunan veya bireyleri izleyen internet işletmelerine dikkat etmeniz gerekiyor.

 

Yazının devamı için :  http://asam.org.tr/abd-de-veri-mahremiyetinin-gelecegi




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —