Tarih: 04.08.2016 10:12

Cumhurbaşkanı Erdoğan İle Mülakatı

Facebook Twitter Linked-in

 

Lucia Goracci

LUCIA GORACCI: Avrupa´dan daha fazla yakınlık beklediğinizi söylediniz ancak Avrupa oy birliğiyle darbeyi kınadı ve şimdi de Federica Mogherini, aynı şekilde bir ısrarla gazetecileri, akademisyenleri, eğitmenleri, hâkimler dünyasını vuran tutuklama ve tasfiye dalgası nedeniyle endişelerini dile getiriyor. Avrupa Birliği´nin Türkiye´den, olağanüstü hâl durumunda olmakla birlikte hukuk devletine saygı içerisinde kalmasını istemediği tek gün geçmiyor. Peki, Avrupa´dan daha fazla ne beklerdiniz ve aynı zamanda Türkiye´nin tepkisinin orantısız ve tehlikeli olduğundan korkanların, İtalyan Dışişleri Bakanı Paolo Gentiloni´yi zikrediyorum, endişelerine karşı ne cevap veriyorsunuz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN: Şimdi ben önce şunu söyleyeyim: Bu yapının ne kadar dallanıp budaklandığı henüz tam net değil! Bu yapı İtalya´daki P2 Locasına benziyor; böyle bir yapı ve burada elbette ki kriminal bir yapı söz konusu. Bunlar da din kisvesi altına bürünmüş, böyle bir yapı işte. Avrupa Konseyi Başkanı bu hafta içinde veya önümüzdeki hafta gelecek. Fethullah Gülen´in örgütü mafyadan beter, yani bu yapıyı söylüyorum.

Fakat Bayan Mogherini öncelikle bir defa dışarıdan konuşmamalıydı. Bayan Mogherini önce çıkıp Türkiye´ye gelmeliydi. Paris´te falan bu türden terör olayları oluyor, beş kişi, altı kişi ölüyor, hepsi oraya üşüşüyorlar değil mi? Ne oldu, ne gitti diye buna bakıyorlar. Türkiye´de demokrasiye bir darbe yapılıyor ve bu darbe neticesinde burada 238 şehidimiz var. Şu ana kadar Avrupa´dan ne yazık ki ne Avrupa Birliği´nden, ne Konsey´den kimse buraya gelmiş değil… Soruyorum: İtalyan Parlamentosu bombalansa tepki ne olur? Mogherini bir İtalyan olarak “iyi yaptılar, bundan sonraki hukuki süreç nasıl devam edecek, ben bundan endişe duyuyorum” mu diyecek? Şimdi ben şunu söylüyorum: Batı demokrasiden mi yana darbeden mi yana? Ben bu açıklamalardan yola çıkarak “Bunlar darbeden yana.” diye düşünüyorum.

GORACCI: Size ne Mogherini ne de Alman hükûmeti adına cevap veremem hâliyle. Onlar, hiç kuşkusuz, cevap vermek için kendi kanallarını kullanacaktır. Fakat İtalyan kamuoyu da dâhil, Türkiye´de olanlardan sonra gazetede çalışan bir gazeteci veya üniversitede bir öğretim görevlisi olmanın hapse düşmek için yeterli olup olmadığını kendilerine soran kamuoyları karşısında ne diyeceksiniz?

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: Şu anda ben size çok enteresan bir örnek vereceğim: İtalya´ya şu anda girecek olsa, benim oğlumu belki de tutuklayacaklar. Çünkü hakkında İtalyan yargısının başlattığı bir soruşturma var. Niye? Cevap yok! Nedir, söyleyin bakalım, dendiğinde söyleyebildikleri hiçbir şey yok. Benim çocuğum Bologna´ya dönüp doktorasıyla alakalı mezuniyetini verecek. Bu şehirde beni diktatör ilan ediyorlar, PKK için gösteri düzenliyorlar. Niye bunlara müdahale edilmiyor? Bu hukuk devleti, öyle mi? Bu olanlar Türkiye ile İtalya arasındaki ilişkileri bile sıkıntıya sokar. Benim oğlum pırıl pırıl bir adam ve kara para aklamakla suçlanıyor! Benim oğlumla değil, İtalya´daki mafya ile uğraşsınlar!

GORACCI: Fakat İtalya´da, aksini gösteren kanıtlar olmadığı sürece, masumiyet karinesi mevcut. İtalya´da ölüm cezası yok hem de uzun süredir. Türkiye´nin ölüm cezasını yeniden yürürlüğe koyması ihtimali var ve size bir kez daha soruyorum: Türkiye´ye, “İdam cezası olan bir Türkiye´yi kabul edemeyiz.” diyen bir Avrupa Birliği varken bu sizinki Avrupa nezdinde bir başka soğuma işareti değil mi?

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: Bir defa, Kara Avrupası´nın dışında dünyada birçok ülkede şu anda idam hâlâ var mı? Var! Bakın ben size şimdi söyleyeceğim: ABD´nin büyük bir kısmında idam var, Japonya, Çin, Hindistan, Endonezya, Bangladeş, İran, Pakistan, Tayvan, Beyaz Rusya, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt, Dominik, Küba, Bahamalar… Bakın bütün bunlarda şu anda hâlâ idam var, sadece Avrupa Birliği üyesi ülkelerde yok. Halkımızın böyle bir talebi var. Şu anda kamuoyu araştırmaları halkın yaklaşık yüzde 75´inin bunu istediğini ortaya koyuyor. Eğer Parlamentomuz bunu oylayacak olursa kimsenin söyleyecek bir sözü olamaz.

GORACCI: Dışişleri Bakanınız Çavuşoğlu “Ekim itibarıyla vize serbestîsi olmazsa 18 Mart anlaşması iptal olur.” dedi.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: Doğru söylemiş. Çünkü burada vize olayı olması hâlinde geri kabul işler, vize olmazsa geri kabul biter.(İtalya,RaiNews24-02.07.2016)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —