Tarih: 17.08.2015 16:22

Cumhurbaşkanı´nın Asya Turu

Facebook Twitter Linked-in

 

El Hayat

'Sıfır sorun' modelinin gerilemesinden sonra Türk dış politikasında köklü değişimler yaşandı. Buna karşın Pekin ve Asya ülkeleriyle olan ilişkiler artmaya aday gibi gözüküyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın temmuz ayı sonundaki Çin ve Endonezya ziyareti bunun kanıtıdır.

Ankara, Asya´da kendisi için yeni pazarlar açmaya hazırlanırken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Pekin´de düzenlenen Türk-Çin İş Forumunda yaptığı konuşmada ikili ilişkilerin karşılıklı güvene dayalı olarak son yıllarda önemli mesafeler kat ettiğini vurguladı.

Pekin, iki ülke ilişkilerinin parlak olacağına ilişkin dileklerini ifade etti ama bazı engeller bunu gerçekleştirmenin önünde duruyor. Bu engeller arasında Uygur krizi var. Bu kriz nedeniyle Pekin ile Ankara arasında gizli bir gerginlik yaşanıyor.

Ankara, hava savunma sistemini güçlendirmek üzere 3,4 milyar dolar değerinde bir füze sisteminin alımıyla ilgili görüşmelerin sonlanması için acele ediyor.

Ankara, 23 Eylül 2013 tarihinde “FD-200” füze savunma sistemini ithal etmek için Çinli CPMIEC şirketini seçtiğini duyurmuştu.

Pekin ile ilişkilerin gelişmesini engelleyen her şeye rağmen Ankara´nın Pekin ile ilişkileri güçlendirmeye yönelmesine neden olan birçok faktör var. Bu faktörlerin ilki, Çin´in müthiş ekonomik yükselişi ve kalkınma konusunda bencil olmayan bir model olması.

Amerikan ve Avrupa ekonomisi sert krizler ve açık gerilemeler yaşarken Çin ekonomisi son 30 yıl boyunca en hızlı gelişen ekonomidir.

İkincisi ise Türklerin silah kaynaklarını çeşitlendirmek ve silahlanmak bağlamında tıpkı son 10 yıldaki ekonomik ve ticari stratejisinde yaptığı gibi aşamalı olarak çok yönlü bir politikaya doğru dönüşüm gerçekleştirmek istemesidir.

Bu bağlamda askerî sanayide büyük bir mesafe kat eden Çin tercih edildi. Zira Pekin, yıllar boyunca ekonomik gelişmesiyle askerî kabiliyetlerinin geliştirilmesi ve yenilenmesini birbirine bağlamayı başardı.

Çin, son beş yılda geleneksel silahların yanı sıra nükleer silahların -daha önce görülmemiş bir teknoloji ve rekabetçi fiyatlarla- üretiminde müthiş bir sıçrama gerçekleştirdi. Buna göre tartışma yaratan savunma füzeleri ihalesinde Çin´in verdiği teklifin, Amerikan ve Batılı rakiplerinden yaklaşık bir milyar dolar daha az olduğuna işaret edilmektedir. Buna ek olarak Pekin´in söz konusu ihaleye savunma sistemleri teknolojisini de katmaya hazır olduğu ifade edilmektedir ki bu husus, söz konusu alanla ilgili Batılı şirketlerin bencilliğinden kurtulmak isteyen Türkiye´nin söz konusu ihale tartışmasını yeniden açmasına neden oldu.

Üçüncüsü ise Ankara´nın askerî müttefiklerini çeşitlendirmek istemesidir. Zira Tel Aviv ve Avrupa ile ilişkilerin zayıflamasının, keza Türkiye´nin ABD´li karar alma mercilerinden duyduğu hayal kırıklığının ardından Türkler, ABD´nin Türkiye´yi askerî teknoloji ile desteklemek bağlamında oyalamasından şikâyetçi oldu. Bu durum, Türkiye´nin stratejik ilişkilere sahip olması ve NATO´nun önde gelen üyeleri arasında yer almasına rağmen söz konusu oldu.

Bunlarla bağlantılı olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan, Endonezya ziyareti sırasında ekonomik ilişkileri güçlendirmeye ve 2030 itibariyle dünyanın en büyük yedinci ekonomisi olması beklenen Endonezya´da daha çok yatırım olanağı yaratmaya çalıştı ki Endonezya bugün dünyanın en büyük 16´ncı ekonomisidir. (İngiltere´de yayınlanan El Hayat - 12 Ağustos 2015)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —