Tarih: 25.07.2016 18:55

Darbe Lideri Hesap Vermelidir

Facebook Twitter Linked-in

İbrahim Kalın 

15 Temmuz´da Türkiye´nin ordusunda haydut bir grup; Anayasa´yı askıya alma, sıkıyönetim uygulama ve ülke çapında sokağa çıkma yasakları uygulama girişiminde bulundu. Askerler ve tanklar, Boğaz Köprüsü üzerinde Asya´dan Avrupa´ya olan trafiği engellerken Meclis, Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve istihbarat karargâhı dâhil birkaç hükümet binası ağır saldırıya uğradı. Koordineli saldırılar sırasında İstanbul ve Ankara´da 240´dan fazla sivil ve polis, keskin nişancılar tarafından vuruldu, tanklarla ezildi, helikopterlerle ateşe tutuldu ve kaçırılan uçaklardan atılan bombalarla öldürüldü. Bu arada haydut grup, devlete ait yayın kurumunu ele geçirip bir spikeri, yönetime geçtiklerini ilan etmesi için silah zoruyla zapt etti.

Başbakan Binali Yıldırım grubu yasa dışı olarak nitelendirerek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile istişare hâlinde polise ve güvenlik güçlerine darbecileri durdurma emri verdi. Hemen ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, televizyona çıkıp halka iktidarı ele geçirmek isteyenlere direnmeleri çağrısında bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın mesajı özel bir kanal olan CNNTürk´te yayımlandığında, cunta askerleri o kanalı da istila etti. Milyonlar çağrıyı duydu ve asilere meydan okudu. Muhalefet liderleri de darbeyi kınadı ve direniş çağrısında bulundu.

Kanlı darbe sonrasında hükümet, sivil ve askerî liderlerin tavsiyeleriyle hareket ederek üç ay süreyle olağanüstü hâl uygulamak için anayasal yetkisini kullandı. Fransa, Belçika gibi ülkelerde de terör saldırılarına karşılık olarak uygulanan bu önlem, hukuki süreci hızlandırma ve yetkililere sorumluları adaletin önüne getirmek için gerekli araçları sağlama amacını taşımaktadır.

Birkaç bin asker ile onların emniyet ve yargıdaki suç ortakları, darbeyle bağlantılı oldukları için görevden alındı veya tutuklandı. Devletteki görevlerinden alınmaları, Türk hükümetini daha güçlü ve şeffaf hâle getirmiştir. Haklarında suçlamada bulunulmayan gözaltındaki en az 1.200 erbaş serbest bırakılmıştır.

Darbecilerin verdiği ifadeler ve deliller, ordu içindeki yandaşları tarafından planlanıp yerine getirilen darbe girişiminin lideri olarak Fethullah Gülen´i işaret etmektedir. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar´ın yaveri Yarbay Levent Türkkan, tutuklandıktan sonra Gülenci grubun üyesi olduğunu itiraf etti. Emirleri Gülenci üstlerinden aldığını da ekledi. Orgeneral Akar´a göre darbeye liderlik eden generaller, isyanlarına katılmaya ikna etme umuduyla kendisinden Pennsylvania´daki villasından gizli bir imparatorluğunu yöneten Fethullah Gülen ile konuşmasını istemişler.

ABD, mevcut bir anlaşma kapsamında, bir Türk vatandaşı olan Fethullah Gülen´i Türkiye´ye iade etmelidir. Türkiye hâlihazırda Amerikan makamlarına çok sayıda belge sunmuş ve başka deliller toplandıkça daha fazlasını da gönderecektir. ABD, bu adamın Türkiye´de adil ve meşru bir şekilde hesap vermekten kaçmak için kendi yasalarını suiistimal etmesine izin vermemelidir.

Darbenin lideri hakkında yasal işlem başlatmadan, bir ülkenin darbeyi kınamasının anlamı yoktur.(ABD,The New York Times-24.07.2016)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —