Tarih: 10.03.2016 18:42

Hüseyin Avni Karslıoğlu İle Mülakat

Facebook Twitter Linked-in

 


N24
SUNUCU: Konuşacak çok şey var. Almanya´daki Türkiye Büyükelçisi Hüseyin Avni Karslıoğlu bugün stüdyo konuğumuz. Hoş geldiniz. Pazartesi günü Başbakanınızın bahsettiği üç konuya az önce değindik. Bunlar, müzakerelerin yeniden başlaması, mümkünse hazirandan itibaren vize kolaylığı sağlanması ve daha fazla para.

Bunlar bire bir gerçekleşmeyecektir çünkü diplomasi, politika böyle bir şey. Hükûmetinizin bu üç konunun hangisinden vazgeçebileceğini düşünüyorsunuz?

HÜSEYİN AVNİ KARSLIOĞLU: Aslında tablonun tamamını görmemiz gerekiyor. Bu bir at pazarı değil. Söz konusu olan insanlar, güvenlik ve bölge... Ayrıca Avrupa Birliği (AB) ve Avrupa gemisini su üstünde tutabilmemiz de söz konusu. Yani şuna az, buna çok diyemeyiz, tablonun tamamını görmeliyiz. Bu yüzden oturup karşılıklı konuşmamız gerekiyor. Pazartesi günü Türkiye tarafından önerilenler aslında yeni değil.

Bunlar, aylardır konuşulan konular. Hollanda Başbakanı Mark Rutte, kaçakçılık çetelerinin ticareti durdurulmak suretiyle Suriyeli sığınmacıların düzenli bir şekilde kabul edilmesinden daha önce de bahsetti.

Pazartesi günü biz bunları yapılandırdık. Tek tek sıralayarak sunduk. Şaşırıyorlar, bunlar yeni mi diye. Hayır, yeni değil.

SUNUCU: İlk olarak hangi konuyu konuşalım? Türk vatandaşlarına AB bölgesine vizesiz seyahat sağlanmasını mı? En önemli nokta bu mu? Yoksa üç milyar avro ya da müzakerelerin yeniden başlaması mı?

KARSLIOĞLU: Hepsi.

SUNUCU: Bu üç konunun da hayata geçirilmesini istiyorsunuz yani?

KARSLIOĞLU: Sığınmacılarla ilgili konuşuyoruz ve konu sadece Türkiye´nin üyeliği değil; sığınmacılara ilişkin yükü paylaşmak.

“Türkler üç milyar avro istiyor, bizi tehdit ediyor.” denilmesi, doğru değil. Biz zaten bu sığınmacılar için yaklaşık 10 milyar avro harcadık.

Türkiye´de yaşayan 2,8 milyon sığınmacının sağlık ihtiyacı da Türk Devleti tarafından karşılanıyor. Karşılık istenmiyor, onlar insan. Okul çağındaki 700 bin Suriyeli çocuk için 10 bin Suriyeli öğretmen görevlendirdik. 350 bin çocuğu okula gönderdik. Bu çok büyük bir rakam. Bu insanlar için desteğe ihtiyacımız var.

“Bize para verin yoksa açlıktan ölecekler.” demiyoruz. Biz onlara zaten bakarız. Bu sadece yükü paylaşmaktır. 80 milyon nüfuslu bir Türkiye, 500 milyon nüfuslu AB´ye karşı.

Bizde 2,8 milyon sığınmacı yaşarken Avrupa´da yaklaşık 1 milyon sığınmacı var.

Ayrım yapmadan konuşulması gereken bir konudan bahsediyoruz. Bu yüzden, bu sorunla nasıl baş edebileceğimize, kaçakçılık ticaretine nasıl son verebileceğimize bakmalıyız.

SUNUCU: Sayın Büyükelçi, bizde hâlâ geçen yıldan kalan ve AB ülkelerine dağıtılması gereken 160 bin sığınmacı var. Şimdiye kadar çok az sayıda sığınmacı başka ülkelere dağıtıldı. Sizler, sonradan bu kotaları tutturamayacağınızdan, uzlaşamayacağımızdan, -gerçi gönüllüler koalisyonu var ama her biri başka bir şey istiyor- korkmuyor musunuz?

Türkiye sonunda Yunanistan´daki sığınmacıları geri alacak ama kamplarda pek bir gelişme olmuyor.

KARSLIOĞLU: Bu düşünce yanlış. Bunların hepsi gelecekle ilgili sorular. Avrupa da değerlerini korumak için çaba göstermek zorunda. Bunlar; iltica hakkı olan, hâlâ her gün Rus savaş uçakları tarafından bombalandıkları savaş bölgesinden kaçan, evlerinden ve ülkelerinden kaçmak zorunda kalan insanlar. Başka çareleri yok, her gün üzerlerine bomba atılıyor. Bu yüzden hepimizin birlik olması gerekiyor ve bu yüzden bu değerleri hepimiz savunmalıyız. Sığınmacılara yardım etmeliyiz. Bu konuda büyük bir ilerleme kaydetmeliyiz. Bu, hepimizin sorunu. Bu yüzden Türkiye, “Belli bir tarihte Yunan adalarına ulaşan sığınmacıların hepsini geri alacağız.” diyerek büyük bir adım attı.

Bu nedenle Yunan, Türk, Avrupa, Alman, Fransız hatta belki diğer ülkelerin güvenlik güçlerine ihtiyacımız var.

Yunanistan´a ulaştığı tespit edilenlerin hepsi ister Suriyeli, ister Faslı, ister başka milletten olsun geri alınacak.

Suriyeli olmayanlar geldikleri yerlerle ilgili temaslar kurulduktan sonra tarafımızdan kendi ülkelerine geri gönderilecekler ama Suriyelilerle ilgili takas yapılacak. Zaten bunlar Avrupa´ya kaçacak olanlardı. Şimdi bu düzenli bir şekilde yapılacak. Bunların bazen düzensiz ve bazen de yasa dışı yollarla geldikleri söyleniyor ama bu insanlar yasa dışı yollarla gelen insanlar değil.

Sığınmacılar, kimlikleri ve nereden geldikleri kayıt altına alınarak kabul edilirlerse o zaman işler yürür.(Almanya,N24-08.03.2016)

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —