Tarih: 02.09.2014 11:51

İran-Türkiye Diplomasisinin Yeni Dönemi

Facebook Twitter Linked-in

ISNA

Türkiye’de dış politikanın dizginleri her ne kadar yeni Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun elinde olsa da birçok kişi, yeni Başbakan ve eski Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun diplomasi erkindeki gölgesinin hâlâ devam ettiğine ve dış politikada özellikle Suriye ve Irak konusunda köklü değişikliklerin beklenilemeyeceğine inanıyor.

Davutoğlu’nun İran Dışişleri Bakanı Muhammet Cevat Zarif ile olan samimiyeti ve iki ülke arasındaki gidip-gelme trafiğine bakıldığında yeni dönemde Ankara ve Tahran’ın kriz bölgesi olan Orta Doğu’da daha fazla iş birliği yapabilecekleri ve bölgede müdahaleci, radikalizm ve şiddet ateşinin dinmesi için bir umut kıvılcımı olabilecekleri görülüyor.

Çavuşoğlu, yeni Başbakan Davutoğlu tarafından ülkenin 62. hükûmetin Dışişleri Bakanı olarak tanıtıldı. 1968 Alanya doğumlu olan ve AKP’nin kurucularından biri olan Çavuşoğlu, daha önce Türkiye’nin Avrupa ile müzakere heyetinde yer alıyordu.

Çavuşoğlu, Almanca ve İngilizce dışında Japonca da biliyor. Bu konu da, Uzak Doğu’ya birçok ziyarette bulunmasına neden oldu. Ancak Çavuşoğlu’nun Dışişleri Bakanlığı görevine geldikten sonra önemli sorulardan biri, İran ve Türkiye ilişkilerinin hangi yöne gideceğidir.

İran ve Türkiye İlişkilerinde Daha Fazla Açılım Yapılması Ön Görülüyor

Türkiye uzmanı Siyamek Kakayi konuyla ilgili şunları söyledi: “İran ve Türkiye ilişkileri bir ölçüye kadar bir dizi faktörler ve paradigmaları izliyor. Komşuluğun gereklilikleri, iki ülkenin jeopolitik konumu, ilişkilere hâkim siyasi irade, tarihî ve kültürel bağlar ve ekonomi iş birliği gibi faktörler daimi paradigmalardan sayılıyor. Geçen bir yıldan beri iki ülke ilişkileri, yeniden tanımlanarak gelişme yönünde hareket etti ve bu çerçevede iki ülke yetkililerinin gel gitleri de arttı. Bu yüzden ilişkiler gelişme yönünde ilerliyor ve dışişleri bakanının değişmesi, dış politika ve özellikle komşusu İran ile politika niteliğinin değişeceği anlamına gelmez.”

Davutoğlu’nun da dış politikanın mimarlarından biri sayıldığına değinen Kakayi, “Dış politikanın büyük bölümünün Başbakanlık makamında yürütüldüğü görülüyor. Gerçi yeni Dışişleri Bakanı Türkiye’nin AB ile ilişkilerinin gelişmesinden sorumluydu ancak bu konu, Türk diplomasi erkinin, yeni yönetimde bölgesel politikalarının ilk unsurlarını bir kenara bırakacağı anlamına gelmez. Bu arada AB üyeliği daima Türkiye için önemli ve öncelikli oldu ancak köklü değişiklikler beklenmez. İran ve Türkiye ilişkilerinde daha fazla açılımların yapılacağı bekleniyor. ” dedi.

Türkiye meseleleri uzmanı Ali Kaim Makami ise Çavuşoğlu’nun Dışişleri Bakanı olarak seçilmesini değerlendirerek, “Çavuşoğlu liberal bir kişidir ve yeni Dışişleri Bakanı Türkiye’nin Suriye politikalarını desteklediği yönündeki sözlerine bakıldığında, en azından 2019 yılına kadar Türkiye’nin dış politikasında bir değişiklik yapılmayacağı görülüyor.” dedi.(İran, ISNA - 1 Eylül 2014)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —