İsrail Kendi Argümanlarıyla Kendini Vuruyor

İsrail Kendi Argümanlarıyla Kendini Vuruyor

Hamas´tan, ayaklanma çağrısı geldi. Ama İslam İşbirliğiTeşkilatı (İİT) üye ülkelerinden ve batıdan ciddi siyasi bir destek gelmezse hiçbir intifada durumu değiştiremez: Yani hükmeden taraf İsrail, hiç kimsenin yardımına koşmadığ

 

ABD tarihinin en tartışmalı başkanı Donald Trump tamamen İsrail´in tarafında yer aldığını ve Netanyahu´nun şartları eşliğinde gerçekleştirileceğini vurgulamak adına Amerikan Büyükelçiliğini Tel Aviv´den Kudüs´e nakletmek istediğini ilan etti. Bu da esasen barış sürecinin gerçekleşmeyeceği anlamına geliyor. Trump´ın, Filistin halkına verdiği mesaj ise şu oldu: “İki devletli çözüm bitti.”Trump, bunun karşılığında Filistinlilere hiçbir şey vermedi ve hatta Amerika´nın er geç bir Filistin devleti kurulmasına olan bağlılığını zayıflattı. Trump´ın konuşması kulağa sanki Netanyahu ve Washington Büyükelçisi RonDermer tarafından yazılmış gibi geliyordu ve muhtemelen onlarla yakın bir koordinasyon içerisinde hazırlanmıştı.

Hamas´tan, ayaklanma çağrısı geldi. Ama İslam İşbirliğiTeşkilatı (İİT) üye ülkelerinden ve batıdan ciddi siyasi bir destek gelmezse hiçbir intifada durumu değiştiremez: Yani hükmeden taraf İsrail, hiç kimsenin yardımına koşmadığı ve hükmedilen taraf ise Filistin olarak kalır. İsrailli yöneticilerin nihai amaçlarından biri Filistin´i ve yıllardır ezdiği Filistinlileri buyruğu altına almak ve Kudüs´ü kendi başkenti olarak tüm dünyaya dayatmak. İsrail´in “bekleyişin dışında hiçbir stratejiye sahip olmamaktan ibaret temel stratejilerini” bilmek gerekir. Dışarıdaki güçlü ve etkin diaspora desteğini de eklemek gerek.

Trump´ın bombanın pimini çektiği gerçeğinden hareketle, Netanyahu´nun beklemenin dışında hiçbir şey yapmasına gerek yok gibi gözüküyor. El Fetih´in ılımlı ruhu ve Hamas´ın bugüne kadar aşırıcılıkla suçlanan direnişçi ruhu, aralarındaki iç bölünmeler ve birbiri ardına gelen yenilgiler nedeniyle yavaş yavaş sönüyor. İki siyasi gücün birbiri ile yaşadığı siyasi hatta yer yer silahlı mücadele de bunun cabası. El Fetih ve Hamas´ı bu saatten sonra eleştirmek, sorunu daha da çözümsüz hale getirecektir. Her ne kadar bekleyiş dışında başka bir stratejisi olmadığı söylense de Netanyahu´nun yıllardır peşinde olduğu açık bir amaç var: Filistin ulusal hareketini parçalamak ve radikalleştirmek. Maalesef bu konuda da başarısız olduğu söylenemez.

“Bekleyiş stratejisi” Netanyahu´ya iki noktada fırsat tanıyor: Bunlardan ilki, İsrail´in fiilen artık gerçek düşmanlarının olmaması. İsrail, nükleer gücü elde ettiğinden bu yana hiçbir ülke İsrail´in gücüne meydan okuyamaz durumda olduğunu düşünüyor. Tıpkı ABD´nin artık Kuzey Kore´yi işgal edemeyeceği gibi hiçbir devlet de İsrail´e saldıramayacağını düşünüyor.

On yıllar süren bir dönemin ardından kendi askeri üstünlüğünü tesis ettikten sonra İsrail, Orta Doğu´da başka hiçbir devletin bir nükleer program geliştirmemesi için çalıştı. İsrail´in, kitle imha silahları yapıldığına ilişkin şüphe üzerine Irak´taki Osirak nükleer reaktörüne sürpriz bir hava saldırısı düzenlemesinin ardından 1981 haziranında dönemin başbakanının adını taşıyan Begin Doktrini´nin uygulamaya konmasının nedeni de bu. Doktrin, İsrail hükûmetinin nükleer güç arayışındaki her bölgesel düşmanı bombalama hakkını saklı tuttuğunu söylüyor. Bir zamanlar Suriye, Putin´in tımarı olduğu için İsrail açısından bir tehdit oluşturuyordu. Netanyahu, ABD eski başkanı Obama ile ilişkilerinin bozuk olduğu dönemde yani 2016´da tam 6 kez Moskova´ya gitti. O güne değin ilk kez Putin ile Suriye konusunda anlaşma imzalayan tek ülke oldu. Ancak şimdi Suriye bir enkaz yığınına dönüştü. Hatta Beşar Esad geçtiğimiz haftalarda İsrail´in Suriye´ye yönelik fazla şiddete başvurmaması için Netanyahu´dan bir anlaşma imzalanmasını istedi. İsrail bir yandan düşünürken bir yandan da Suriye´nin başkenti Şam´a birkaç kilometre mesafede bulunan, İran´ın askerî üs kurmak istediğialana bomba yağdırmaya devam ediyor.

 

Barış Süreci Retorik Egzersizine Dönüştü                                             

Kudüs´ü İsrail´in başkenti ilan ederken Trump, Orta Doğu´da başlıca dinamiklerin silahlara dayalı olduğugerçeğini tüm çıplaklığıyla ortaya koydu. 1967´den bugüne güç ilişkilerinin gelişme şeklinden dolayı İsrail´in artık kendisine düşman pozisyonda olanlardan isteyeceği bir şey kalmadığından Filistin´deki barış süreci sadece bir retorik egzersizi hâline geldi.

İsrail bir zamanlar işgal altındaki toprakların iadesi karşılığında güvenlik istiyordu ama şimdi dünyanın en güvenli ülkelerinden birisi durumunda. Kendisini fiilen saldırılamaz durumda görüyor. Amerikan Büyükelçiliği´nin Kudüs´e nakledilmesinin Orta Doğu´yu ateş çemberi içine alacağı tartışma götürmez.Ancak alevler içinde dahi olsa hâlihazırda var olan güç ilişkilerini değiştirebilecek bir Orta Doğu aktörü mevcut değil. Şayet İran, İsrail´i vurmaya kalkışırsa, tüm gücünü İran´ı provoke etmek için kullanan Trump´ın saldırısına uğrar. İşte bu durum İsrail yönetimini rahatlatıyor.

Gerçek bir siyasi ağırlığa sahip olabilecek tek ülke ise Türkiye olarak öne çıkmaktadır. NATO üyesi olarak Türkiye, kayda değer bir birleştirici güce sahip olsa da 1948´den bu yana savaş hâlinde olan İsrail, kendisine silahların doğrultulamadığını biliyor ve korkusu da yok.Ancak Mavi Marmara olayı ile birlikte ilk kez İsrail´e karşı siyasi ve hukuki zafer kazanmış tek ülke konumundaki Türkiye´nin bu süreçte izleyeceği politikalar İsrail üzerinde oldukça baskı oluşturacaktır.

Netanyahu´nun göremediği ve sağlıklı değerlendiremediği iki temel nokta var. İlki 1981´de ilan edilen BeginDoktrini. İsrail´i kendisine karşı güç kullanma riski bulunan ülkelere karşı uygulayabileceği bir pratik. Ancak Netanyahu yönetiminin görmesi gereken husus, konu Kudüs olunca Ortadoğu´da farklı ideolojik kodlara sahip ve farklı ülkelerden mali ve lojistik destek alan örgütler ortak hedef olarak İsrail´e yönelebilirler. Zira Hizbullah, El Kaide ve 37 örgüt İsrail´e yönelebilir. Durum 70´lerdeki durumdan çok daha kötü olabilir.

İkinci kritik nokta ise, İslam dünyasının birliktelik sergilediği pek ender görülen bir durum. Trump, bu alışılmadık durumun yaşanmasını sağladı. En azından şimdilik İslam dünyası bir birliktelik sergiliyor. Trump´ın, Kudüs´ü İsrail´in başkenti olarak tanıması herkesi aynı ölçüde öfkelendirdi hatta ezeli iki düşman olan İran ve Suudi Arabistan bu konuda aynı çizgide yer alıyorlarmış gibi görünüyor. Washington´a uyarı mesajları da eksik olmuyor. Kudüs´ün ardından Mısır, Suudi Arabistan, Ürdün ve İsrail yakınlaşması da büyük yara alacaktır.  Bu ise Camp David Anlaşmalarını tehlikeye atabilir.

Trump´ın İsrail yanlısı çıkışı öyle basit bir propaganda icadı değil. İsrail 1967´den bu yana günden güne gücünü oluştururken düşmanları da kendi güçsüzlüklerini yarattılar. Suriye sivil savaşı kapsamında Suudi Arabistan ve Katar´ın Esad Suriye´sine karşı hiddetleri de bu coğrafyada bir zafiyet yarattı. Bir zamanlar İsrail´i yıkmak için birlik içinde yürüyüş yapan devletler Filistin hareketine somut şekilde yardım etmek için hiçbir koalisyon yahut stratejik ittifak oluşturmayı bilemediler.

Yazının devamı : http://orsam.org.tr/orsam/DPAnaliz/14529?dil=tr



Yapay zeka finans sektöründe izlerini artırıyor

Yapay zeka teknolojisi finans sektörünün geleceğini belirlerken yasal düzenlemelerden hayata geçen uygulamalara kadar çok sayıda yenilik hem sektöre hem de son kullanıcıya fayda sağlıyor.

Teknoloji

Yapay zeka tabanlı sohbet robotları e-ticarette memnuniyeti artırıyor

E-ticaret platformlarında etkin şekilde kullanılan ve geçen yıl 5,39 milyar dolar pazar büyüklüğüne ulaşan yapay zeka tabanlı chatbotlar, 7 gün 24 saat e-ticaret kullanıcılarının sorularını yanıtladı.

Teknoloji

Milli uydu İMECE uzaydaki birinci yılını tamamladı

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin ilk yüksek çözünürlüklü yerli ve milli gözlem uydusu İMECE'nin uzaydaki birinci yılını tamamladığını duyurdu.

Teknoloji

Türk savunma sanayisi 10 yıla 13 havacılık motoru sığdırdı

Türkiye'nin havacılık motorlarında lider şirketi TUSAŞ Motor Sanayii AŞ (TEI), yaklaşık 10 yıllık dönemde 12 milli, 1 yerli olmak üzere 13 motora imza attı.

Teknoloji

AVRASYA BİR VAKFI BİLİM TEKNOLOJİ DERNEĞİ KONFERANSI (27 NİSAN 2024)

Üst düzey isim İstanbul'da dünyaya duyurdu! Hamas'tan İsrail'e tarihi çağrı

İlham Aliyev: Fransa, Hindistan ve Yunanistan, Ermenistan'ı silahlandırıyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail ile ticaret tartışmalarına noktayı koydu: O iş bitti

ABD Başkanı Biden, İsrail ve Ukrayna'yı kapsayan 95 milyar dolarlık yardım paketini imzaladı

İsrail'in "konforlu mağduriyeti"

Meteoroloji'den 44 ile toz taşınımı uyarısı! Göz gözü görmeyecek

Yapay zeka finans sektöründe izlerini artırıyor

ABD'nin Suriye'deki üssüne kamikaze İHA ve roket saldırısı düzenlendi

Zelenski: ABD yardımı, Ukrayna'nın ikinci Afganistan olmayacağının sinyalini verecek

Türkiye fırtınaya teslim! Çatılar uçtu, minareler devrildi

Netanyahu: Hamas'a yakında acı verici darbeler indireceğiz

Yapay zeka tabanlı sohbet robotları e-ticarette memnuniyeti artırıyor

AB zirvesinde Türkiye'ye ilişkin sonuç bildirisinde Kıbrıs vurgusu

Rus basınında Gazze savaşı: "Biden yönetimi Tahran'a karşı kendi ekonomik tedbirlerini hazırlıyor"

Genellikle erkeklerde görülen akciğer kanseri kadınlarda artışa geçti! İşte en önemli sebebi

Bakan Bolat'tan fahiş fiyat açıklaması: Rekabet kanununda değişiklik yapılacak

Dubai'de yaşanan sel sonrası bulut tohumlama yöntemi tartışılıyor

Rusya'nın haftalardır düzenlediği en ölümcül saldırı | Can kaybı 18'e çıktı

İsrail, Lübnan'ın güney bölgelerini fosfor bombasıyla vurdu

AB liderleri İsrail'e saldırısı nedeniyle İran'a yaptırım kararı aldı

Yunan bakandan çarpıcı itiraf! Yerli savunma hamlelerine büyük övgü: Türkiye bizden çok ileride!

İsrail'in İran'ın nükleer tesislerini vurmasından endişe ediliyor

MHP lideri Bahçeli: Yeni bir dünya savaşı cinayettir

Vücutta kolay morarma o hastalığın habercisi olabilir!

Milli uydu İMECE uzaydaki birinci yılını tamamladı

Sıcaklıklar 30 derecenin üzerine çıkacak (Bu hafta hava nasıl olacak?)

TBMM açılıyor: Gündemde kripto para düzenlemesi var

Yerel seçim dünya medyasında: İstanbul 'büyük ödül', muhalefeti bekleyen tehlike

Avrupa bu itiraf ile çalkalanıyor... Polonya Başbakanı Tusk'tan savaş uyarısı: Hazır değiliz!

Yükleniyor