İstanbul´da beş yıl öncesine kadar sadece Ihlamur Kasrı, Yıldız ve Fenerbahçe parkları gibi alanlarda görülen yeşil papağanlar, neredeyse her semtte geniş koloniler oluşturmaya başladı. Uzmanlar, kent faunasının istilacı papağanlar nedeniyle bozulma riski altında olduğu uyarısını yapıyor.
Tropikal iklim kuşu yeşil papağanların İstanbul´daki serüveni yıllardır adeta bir şehir efsanesi olarak dilden dile dolaşıyor. Ana vatanları Hindistan ve Pakistan olan yeşil papağanlar, son birkaç yıldır park ve bahçelik yerlerin yanı sıra artık megakentin yeşili bol mahallelerinde de görülür oldu.
Son olarak geçen gün Fenerbahçe Orduevi´nin çevresinde sürü halinde görülen yeşil papağanlara ilişkin bilgi veren uzmanlar ise istilacı kabul edilen bu türün sayısındaki artıştan endişeliler.
Milliyet´ten Mert İnan´ın haberine göre, kent faunasının istilacı papağanlar nedeniyle bozulma riski altında olduğunu dile getiren biyolog, kuş gözlemcisi Kerem Boyla, yeşil papağan türünün popülasyonunda adeta patlama yaşandığını belirtti. Boyla, şu açıklamada bulundu:
Nereden geldiler?
“Dünyanın pek çok şehrinde kafesten kaçan, papağan veya muhabbet kuşu gibi türler doğal yaşamın içinde varlığını sürdürüyor. İstanbul´daki görüntünün benzerleri Amsterdam, Londra, Kalifornia gibi pek çok yabancı şehirde görmek mümkün. İstanbul´un papağanları için iki seçenek söz konusu.
Birincisi kaçak olarak Türkiye´ye getirilen ve gümrükte yakalanan papağanlar genellikle serbest bırakılıyor.
Ayrıca 1996 yılında TEM otoyolunun Kavacık-Beykoz´a yakın kısmında papağan taşıyan bir kamyonet devrilmiş ve yüzlerce papağan kazadan sonra dağılan kafeslerden uçup gitmişti.
‘Yeşil papağanların varlığının sebebi kamyonet kazası ve gümrükteki durumdan kaynaklanıyor´
İstanbul´da zaman zaman farklı yerlerde ortaya çıkan yeşil papağanların varlığının sebebi kamyonet kazası ve gümrükteki durumdan kaynaklanıyor. 3-5 yıl öncesine kadar sayıları yüzlerle telaffuz edilen bu istilacı türün İstanbul´daki sayısının 5-6 bini geçtiğini tahmin ediyoruz. Yeşil papağanları seviyoruz ve şehrimizin bir paçası haline geldiler ancak bu istilacı tür artık karga, yarasa ve sincap gibi hayvanların yuvalarını mesken tutarak, kent faunasının dengesini bozmaya başlamış durumda.”
Geçen dönemde yapılan yanlış ağaç budamaları, park ve bahçelerdeki yiyecek, çöp artıkları ile kedi ve köpek mamalarının gelişi güzel bırakılmasının papağanların yaşam alanını genişletmeye yol açtığını sözlerine ekleyen Boyla, şöyle konuştu:
‘Kent içindeki parklardaki gibi ormandaki sayı da artarsa fauna bozulur´
“Bu etkenlerin yanı sıra yeşil papağanların çok sevdiği çınar, selvi ve çam ağaçları Belgrad ve Aydos ormanları başta olmak üzere, pek çok yeşil alanda bulunuyor. Papağanlar, kışları bu ağaçların tohumlarıyla besleniyorlar. Yazları ise ağaç yaprakları ve meyvelerini yiyorlar. Güzel şehirler yaratmak için belediyenin diktiği çınar, selvi ve çam ağaçları yeşil papağanlar için barınma ve beslenme olanağı sağlıyor. Belgrad Ormanı´nda şu an için 3-5 yeşil papağan tespit etmiş durumdayız. Şayet kent içindeki parklardaki gibi ormandaki sayı da artarsa fauna bozulur, yerel türler dediğimiz sincap, yarasa ve kargalar yuvasız kalır. Halkımız ormanlık alanlarda yiyecek atıklarını bırakmamalı.”
‘Bugüne kadar gözlemlenmiş en kalabalık sürü´
Türkiye Papağan Sayımları adlı oluşumun kurucusu Gazi Üniversitesi Biyoloji Bölümü´nden Doç. Dr. Esra Per, Fenerbahçe Orduevi´nde kayıt altına alınan yeşil papağan grubunun, bugüne kadar gözlemlenmiş en kalabalık sürü olduğunu belirtti.
Per, “Ülke genelinde 10 bini aşkın yeşil papağan olduğunu tahmin ediyoruz. Bu rakamın yarıdan fazlası İstanbul´da. Papağanların en yoğun olduğu ikinci şehir ise İzmir. Vatandaşlar yeşil papağanların artık yarasalar ile mücadeleye giriştiğini, yuvalamak için sincap ve kargalarla rekabet halinde olduğunu iletiyorlar. Ekolojik olarak türler arasındaki rekabetin dengeyi bozacak duruma gelmemesi önemli” dedi.