Tarih: 20.05.2017 09:52

İsviçreli bir tüccarın Kuzey Kore´deki 7 yılı

Facebook Twitter Linked-in

 

Kuzey Kore´de 12 Avrupa vatandaşından oluşan bir grup içinde, 2005 yılında European Business Association ekonomik birliğini kurduklarını anlatan Abt, 'Bu birlik, Kuzey Kore´de ilk yabancı ticaret odasıydı. Ticari odamızın uzun yıllar boyunca Pyongyang´daki uluslararası fuarlarda kendi pavyonu vardı. Birliğimiz, Avrupalı şirketlerin Kuzey Kore´de iş yapmasına, Kuzey Koreli firmaların da Avrupa´da ortak arayışında yardımcı oldu' dedi.

´SON 15 YIL İÇİNDE REFAH DÜZEYİ YÜKSELDİ´

Kuzey Kore´de son 15 yıl içinde refah düzeyinin güçlü bir biçimde yükseldiğini belirten İsviçreli işadamı, 'Bunu sadece başkent Pyongyang´da değil kırsal alanda da gözlemliyoruz. Bu, reformlar sayesinde mümkün oldu. Tarımcılar şimdi ürünlerinin bir kısmını piyasaya satabiliyor ve geliri kendine bırakabiliyor. Ülkede orta sınıf orta çıktı, girişimciler var. Çarşılar ve mağazalardaki ürün doluluk oranı iyi düzeyde. Lokanta sayısı giderek artıyor, kentlerin caddelerinde ilk tıkanıklar oluşmaya başladı' diye konuştu.

Birleşmiş Milletler´in (BM) araştırmalarına göre, Kuzey Kore nüfusunun yüzde 0,5´nin toplama kamplarında olduğunu söyleyen Abt, şunu anlattı: 'Ama aralarında, güncel hayatını yaşayan ve siyasi sistemi kışkırtmayan insanlar yok. Kuzey Kore´deki çalışanlarım, iş kurduğum diğer ülkelerdeki çalışanlarımdan hiçbir farkı yok. Hatta belki daha espri yapabiliyorlar. Aralarından torun sahibi olanlar bununla çok gurur duyuyor, bunu diğer ülkelerde görmedim. Her halükarda bugüne kadar gördüğüm en çalışkan kişilerdi. Anneler, çocukları iyi okul kazanınca ofise pasta getiriyordu. İyi okul kazanamayan çocukların anneleri de ağlıyordu. Mola sırasında herkes, tüm dünyada olduğu gibi sporu, modayı ve hatta aldatan eşleri konuşuyor.' 

´NSA DİNLEMELERİNDEN DAHA İYİ´

'Elbette devlet güvenlik servisi beni takip ediyordu' diyen Abt, 'Ama benim hiçbir zaman siyasete karışmadığımı biliyorlardı. Telefon görüşmelerim sırasında, cihazda yabancı sesler gelince ben, ‘Dinleyen herkes hoş geldi´ diyordum ve gülüşmeleri duyuyordum. Bu bence NSA´nin (ABD Ulusal Güvenlik Ajansı) dinlemelerinden daha iyi. NSA işini daha sistematik, yoğun ve duygusuz yapıyor' diye ekledi.

Kuzey Kore´nin Irak ve Libya´daki olayları yakından takip ettiğini ifade eden İsviçreli işadamı, 'Saddam ve Kaddafi´nin elinde Batı´yı korkutacak hiçbir şey kalmamıştı. Kuzey Kore, aynı kaderi paylaşmamak için nükleer silahtan vazgeçmeyecek. Ama asla nükleer silahı ilk kullanan taraf olmayacaklar zira hiç şüphesiz sonları olacağını anlıyorlar' yorumunda bulundu. 

´BASKI YERİNE İLETİŞİM SAĞLANMALI´

Kuzey Kore´ye yaptırımlarla baskı yapmak yerine bu ülkeyle her türlü iletişimin sağlanması gerektiğini kaydeden Abt, 'Sadece bu ülkeye gelenler, gezenler, görenler bu halkın niyetini anlar ve durumu iyiye doğru iyileştirebilir. Kuzey Korelilerle çalışan yabancılar yeni fikirlerle karşılaşıyor, sorgulasa da kabul ediyor. Bunu kendi deneyimimden biliyorum' dedi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —