Birçok kişi kızamığın olağan bir çocuk hastalığı olduğunu, biraz ateş ve döküntü yapıp geçtiğini sanır. Ancak durum hiç de öyle değil. Kızamık, kalıcı beyin hasarına, körlük ya da sağırlığa yol açabiliyor, hatta ölümcül olabiliyor.
Dr. Peter Hotez, aşı kullanılmayan dönemlerde Amerika´da her yıl 500 çocuğun kızamık nedeniyle yaşamını yitirdiğini söylüyor.
Kızamığa yakalananların çoğu iki haftada iyileşse de hastalığın etkileri uzun süre devam edebilir.
Kızamık virüsü, havadan, öksürük ya da hapşırık yoluyla bulaşabiliyor. Bir kişi, virüsü 18 ayrı kişiye bulaştırabiliyor. Kızamık bu nedenle hızla yayılabilen bir hastalık.
Virüse maruz kalanların yüzde 90´ı, aşı olmamışsa ya da daha önce kızamık geçirmemişse bu hastalığa yakalanma riski altında.
Kızamık virüsü kapı kollarında, masa gibi yüzeylerde iki saate kadar canlı kalabiliyor. Virüs, bu yüzeylerle temas eden kişilere bulaşıyor.
Kızamığın ilk belirtileri burun akıntısı, öksürük, ateş ve deri yüzeyinde kırmızı renkte döküntü.
Amerikan Pediatri Akademisi, çocuklarına aşı yaptırmaktan kaçınan anne babaların ikna edilmesi gerektiği görüşünde.
Çocuk doktoru Hope Scott, anne babaların çok geç kalmadan çocuklarını aşılatmaları için bir program uyguluyor.
Scott, çocuklarını 2 yaşına kadar aşılatmamış ve aşılatmayı düşünmeyeneleri kliniklerine kabul etmediklerini belirtiyor.
Kızamıktan korunmanın en iyi yolu iki dozluk kızamık aşısı yaptırmak. Amerika Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi, bir yaşını dolduran çocukların ilk doz aşıyı yaptırmalarını, ikinci dozu ise 4 ile 6 yaş arasında olmalarını öneriyor. İki doz aşı, kızamık virüsüne karşı yüzde 97 oranında koruma sağlıyor.