Tasarının her konuda Şam yönetimini suçlamayı ve militanları korumayı amaçladığından endişe ettiklerini kaydeden Lavrov, Rusya´nın tasarıyı incelemeye hazır olduğunu belirtti.
´TASARIYI ELE ALMAYA HAZIRIZ ANCAK…´
Lavrov, 'Kabul etmemizi önerdikleri tasarıyı ele almaya hazırız. Ancak biz, ateşkes rejiminin IŞİD´i, Fetih el Şam´ı (eski adıyla El Nusra Cephesi) ve bunlarla işbirliği yapan ve Şam´daki yerleşim birimlerini bombalayan grupları hiçbir halükarda kapsamayacağını net biçimde ifade ettik' diye konuştu.
Bu arada Lavrov, Batı´nın söz konusu terör örgütlerini ateşkes anlaşmasının dışına çıkarmak istemediğini ve bunun ciddi soru işaretleri doğurduğunu da kaydetti.
´RUSYA, MİLİTANLARA DOĞU GUTA´DAN ÇIKMALARINI ÖNERDİ´
Lavrov, Rusya´nın militanlara Doğu Guta´dan barışçıl bir şekilde çıkmalarını önerdiğini de anımsatarak şöyle devam etti:'Doğu Halep´te yapılan tahliyelere benzer biçimde, Rusya´nın Suriye´deki Ateşkesi İzleme Merkezi´nde görevli askeri yetkililerimiz, birkaç gün önce militanlara Doğu Guta´yı barışçıl bir şekilde terk etmelerini önerdi. Fetih el Şam ve bununla bağlantılı gruplar, bu teklifi reddederek kenti bombalamayı sürdürdü.'
´WASHINGTON, MOSKOVA´YI AVRUPA ENERJİ PAZARINDAN ÇIKARMAYA ÇALIŞIYOR´
Diğer taraftan ABD´nin ticaret politikalarına değinen Lavrov, Washington´un sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) üretimi teşvik ederek Moskova´yı Avrupa enerji pazarından çıkarmaya çalıştığını ifade etti.
Lavrov, 'Balkanlar´daki ve genel olarak Avrupa´daki Rusya karşıtı yaklaşımın büyük oranda ABD tarafından kışkırtıldığını biliyoruz. Bu amacı çok net şekilde görüyoruz. Hedef, Rusya´yı Avrupa enerji piyasasından çıkarmaya çalışarak ve Avrupalıları ABD´den daha pahalı LNG almaya zorlayarak ABD´nin askeri ve siyasi hakimiyetini ve ekonomik liderliğini ön plana çıkarmak' dedi.
Balkan ülkelerinin NATO´ya katılımının ve bu ülkelerin askeri-siyasi cepheleşmede bir taraf seçmeye zorlanmalarının, ABD´nin Avrupa´da teşvik ettiği felsefeyi oluşturduğunun altını çizen Lavrov, bunun Balkan ülkelerinin ulusal güvenliğini pekiştirmekle bir ilgisi olmadığını, zira bu ülkelere yönelik bir tehdit bulunmadığını vurguladı.