Pakistan Türkiye Ticaret Anlaşması

Pakistan Observer

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye ile Pakistan´ın önerilen Serbest Ticaret Anlaşması konusundaki müzakerelerin üçüncü turunu Ankara´da tamamladığını ve bir sonrakinin gelecek ayın sonunda gerçekleşeceğini söyledi. İki ülke de Serbest Ticaret Anlaşmasını yakında imzalamak istiyor.

SORU: Pakistan ziyaretinizin odak noktası nedir? Pakistanlı liderlerle hangi konuları görüşeceksiniz?

ÇAVUŞOĞLU: Türkiye ile Pakistan´ın kökleri eskiye uzanan ve zaman içinde kendini ispatlamış kardeşlik ilişkileri bulunmaktadır. Coğrafi olarak komşu değiliz ancak Türkiye ile Pakistan arasındaki yakınlık eşsizdir zira ülkelerimiz arasındaki yakın ilişkiler gücünü halklarımız arasındaki kardeşçe ilişkilerden almaktadır.

Ülkelerimiz arasındaki mükemmel siyasi ilişkilere paralel olarak düzenli üst düzey ziyaret geleneğimiz vardır.

SORU: İki ülke arasında ikili ticareti ve ekonomik ilişkileri geliştirmek üzere büyük bir potansiyel var. İki tarafın karşılıklı yararına bu potansiyelden faydalanmak için hangi adımlar atılıyor?

ÇAVUŞOĞLU: İki ülke de güçlü ve karşılıklı avantajlı ilişkiler kurmak isterken mükemmel ikili ilişkiler halihazırda canlı bir ekonomik ortaklığa dönüşüyor. Ancak Türkiye ile Pakistan arasındaki ekonomik iş birliği ve entegrasyon potansiyeli, iki ülkenin ekonomik yapıları ve girişimcilerin çabaları arasındaki yüksek uyuma rağmen halen tam olarak kullanılmış değil. Bunun başlıca sebebi zayıf lojistik bağlantılar. İki ülke arasındaki lojistik bağlantının güçlendirilmesinin ve bunun Avrasya´ya ilerletilmesinin iki ülke arasındaki entegrasyona güçlü bir ivme kazandıracağına inanıyorum.    

SORU: Pakistan ile Türkiye terör belasıyla mücadelede iş birliği yapıyor, öyle değil mi? Bu iş birliği nasıl daha da güçlendirilebilir?

ÇAVUŞOĞLU: Terör küresel bir bela ve küresel bir şekilde karşı konulmalı. Pakistan terörist ağlara karşı ortak mücadelemizde sadece Türkiye için değil ama tüm uluslararası toplum için çok önemli bir ortak. Pakistan makamlarının bu tehditle başa çıkmaktaki çabalarını takdir ediyoruz. Pakistan ile terörle mücadelede örnek bir iş birliğimiz var. Bu iş birliği için güçlü bir yasal temelimiz var ve ilgili makamlarımız Pakistan´daki muadilleri ile yakın temas halinde.

SORU: Pakistan´ın Afganistan´a barış ve istikrar getirmenin tek yolunun müzakereler olduğu tutumunu destekliyor musunuz? Türkiye Taliban ile Afgan hükümeti arasında çıkmaza giren barış görüşmelerinde nasıl bir rol oynayabilir?

ÇAVUŞOĞLU: Siyasi geçişin temel direklerinden biri olan ve Afganistan´da kalıcı barış ve bölgesel istikrar açısından önem taşıyan, Barış ve Uzlaşma Sürecinin başarılı bir şekilde tamamlanması hayati önem taşımaktadır. Bu bağlamda, Türkiye´nin kardeş Pakistan ile Afganistan arasındaki 'Dörtlü Koordinasyon Grubu' ve 'İstişare ve Koordinasyon için Üst Düzey İkili Mekanizma'yı yapıcı adımlar olarak gördüğünün ve desteklediğinin altını çizmek isterim. Pakistan´ın bu konudaki çabalarını ve yardımcı rolünü takdir ediyoruz. Pakistan ile Afganistan arasında karşılıklı güvenin ve faal bir iş birliğinin tesis edilmesi, Türkiye´nin bölgeye yönelik dış politikasının öncelikleri arasındadır. Bu anlayışla Türkiye 2007´de Üçlü Zirve mekanizmasını başlattı ve şimdiye kadar sekiz Zirve toplantısı yapıldı. 'Dörtlü Koordinasyon grubu' ve yakın zamanda kurulan 'İstişare ve Koordinasyon için Üst Düzey İkili Mekanizma' örneklerinde görüldüğü üzere, çabalarımızın Pakistan ile Afganistan arasında diyalog kanallarının kurulmasında somut sonuçlar getirdiğini gözlemliyoruz.

Pakistan ile Afganistan´ın karşılıklı zorluklarına ortak çözümler bulmak ve kurumları arasında hakiki bir güven tesis etmek konusunda fikir ayrılıklarını giderebileceklerine inanıyorum. Türkiye bu konudaki çabalarını kararlı bir şekilde sürdürecektir ve iki ülke tarafından gerekli görülmesi halinde ilave bir rol oynamaya hazırdır. Ayrıca, Türkiye-Afganistan-Pakistan Üçlü Sürecinin dokuzuncu zirvesine ev sahipliği yapmaya hazır olduğumuzu da vurgulamak isterim.

SORU: Türkiye ile Pakistan çoktan çerçeveyi belirlediklerine göre ne zaman Serbest Ticaret Anlaşmasını imzalıyor? Bu Ankara ile İslamabad´ın ticaret ve ekonomi ilişkilerini nasıl etkileyecek?

ÇAVUŞOĞLU: Türkiye ile Pakistan, Şubat 2015´te İslamabad´da yapılan Dördüncü Üst Düzey Stratejik İşbirliği Konseyi toplantısında kapsamlı bir Serbest Ticaret Anlaşması imzalamaya karar verdi. Resmi müzakereler Ekim 2015´te başlatıldı. 25-27 Temmuz 2016´da Ankara´da serbest ticaret anlaşması müzakerelerinin üçüncü turunu tamamladık. Hem teknik heyetlerin hem de ülkelerimizin güçlü siyasi liderliklerinin çabaları sayesinde, süreç konusunda çok yol kat ettik. Bir sonraki tur Ağustos 2016 sonunda İslamabad´da olacak.

SORU: Başarısız darbe girişimine dair değerlendirmeniz nedir?

ÇAVUŞOĞLU: 15 Temmuz gecesinde olan sadece hain bir komplo değildi: bir terör eylemiydi. Failler silahsız sivillere ateş açtı, üst düzey komutanlarını sırtından bıçakladı, Meclisi ve Cumhurbaşkanlığını bombaladı. Cumhurbaşkanına ve Başbakana suikast düzenlemeye çalıştılar. Hainler 246 Türk vatandaşını öldürdü, bunların çoğu özgürlüklerini ve demokratik kurumları savunmak için sokaklara dökülen sivillerdi. 2185 kişi yaralandı. Amaçları demokratik olarak seçilmiş hükümeti devirmek ve sinsi bir tarikatın diktatörlüğünü kurmaktı.

En başından beri, komuta zinciri ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin çoğunluğu darbe girişimine karşı koydu. Hem polis hem de savcılar derhal girişimi engellemek için gerekli tedbirleri aldılar. Türk medyası da darbe girişimini bastırmakta önemli bir rol oynadı. Bu şiddetli komploya karşı birleşerek tüm siyasi partiler ve milletvekilleri sağlam bir şekilde demokrasi, demokratik siyaset, meşru kurumlar ve Anayasa´nın yanında yer aldı.

Her şeyden önemlisi komployu engelleyen tüm kesimlerden ve siyasi görüşlerden Türkiye halkıydı. Tankların önünde cesurca durarak ve demokratik haklarına sahip çıkarak tarihi bir dayanışma sergilediler. Kısacası, Türkiye halkı vatanseverliğini ve demokrasiye bağlılığını kanıtladı.

Bu darbe girişimi Fethullah Gülen Terör örgütü (FETÖ) tarafından gerçekleştirildi. Bu, gün gibi ortada. Darbe girişiminde yer alan ve FETÖ ile ilişkilerini itiraf eden askerlerin ifadeleri var. Başka önemli bulgular da var. Hükümetimiz sürekli olarak bu terör örgütünün ve lideri Fethullah Gülen´in gerçek amaçlarını tüm müttefiklere ve ortaklara ifşa ediyor. Önlenen darbe FETÖ´nün oluşturduğu tehlikeyi gözler önüne seren en şiddetli ve en son cezai eylemdir.

Gülen hareketi, gizli bir ulus aşırı ağa sahip komplocu bir kişi kültüdür. Kendisini dünyaya sunduğu okulların, yardım kuruluşlarının ve inançlar arası faaliyetlerin ötesine geçmektedir. Ayrıca kanıt uydurma, gizlice dinleme, dezenformasyon, şantaj ve adli manipülasyon gibi gizli faaliyetlere bulaşan karanlık bir parçası vardır. Başta emniyet, ordu ve yargı olmak üzere tüm kamu kurumlarına sızdılar. Şu anda komplocuları adalet önüne çıkarmak ve devlet yapılarımızı bu hainlerden temizlemek üzere kapsamlı bir çabaya giriştik. Aldığımız bu önlemlerin hepsi anayasaya ve hukukun üstünlüğüne dayalıdır. Ortaklarımıza, sadece Türkiye´ye karşı değil faal oldukları diğer ülkelerin güvenliğine karşı da tehlike oluşturan bu meşum terör örgütüne karşı çıkmamıza yardım etmeleri için güçlü bir çağrıda bulunuyoruz.(Pakistan Observer-02.08.2016)