• BIST 100

    10101,62%0,45
  • DOLAR

    32,26% -0,05
  • EURO

    34,85% 0,08
  • GRAM ALTIN

    2433,32% 0,36
  • Ç. ALTIN

    3919,83% -0,11

Putin-Erdoğan Pragmatik Arkadaşlığı

Putin-Erdoğan Pragmatik Arkadaşlığı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye konusunda farklı görüşlere sahip ama ekonomik çıkarları paylaşıyorlar.Suriye ve başka konularda büyük siyasi görüş farklılıkları olmasına r

Susanne Güsten

Suriye ve başka konularda büyük siyasi görüş farklılıkları olmasına rağmen yine de muhteşem ilişkilere sahipler. Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, büyük bir heyetle birlikte bir günlük çalışma ziyareti için Türkiye’nin başkentine gelen Rus Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’i pazartesi günü Ankara’da samimi bir şekilde karşıladı. İki ülke bölgesel politikalardaki görüş ayrılıklarını görmezden gelerek ekonomik ilişkilerinin geliştirilmesi konusuna yoğunlaşmakta kararlı. Türkiye’deki eski AB Büyükelçisi Marc Pierini, Twitter üzerinden “gerçekçi politika iş başında” yorumunu yaptı. Putin ziyareti ayrıca Erdoğan’la birlikte Batı’ya kızma imkânını da tanıdı.

Putin ziyareti, ortak bir kabine oturumu sayılan Türkiye ile ortak bir konsey toplantısı vesilesiyle gerçekleşti. Putin’e 10 bakan eşlik etti. Türk bakış açısına göre bu ziyarette bilhassa Rusları doğal gaz fiyatının indirilmesine ikna etmek söz konusuydu. Rusya, Türkiye’de ihtiyaç duyulan gazın yaklaşık üçte ikisini gönderiyor, ayrıca Türkiye Almanya’nın ardından en büyük ikinci Rus doğal gaz alıcısıdır.

Bu bağımlılık, normalde net ifadeler kullanmaktan çekinmeyen Erdoğan’ın Rusya konusunda dikkat çekici derecede ılımlı hareket etmesinin önemli bir nedenidir. Bu bağlamda Türkiye gerçi Kırım’ın Moskova tarafından ilhak edilmesini eleştirdi, ama Batı’nın Ukrayna krizinden dolayı Rusya’ya getirdiği yaptırımlara katılmadı. Türk hükûmet çevrelerinde gerekçe olarak, Türkiye’nin bu tür yaptırımların etkisine inanmadığı konuşuluyordu. Buna karşılık Türkiye, yaptırımlardan doğan boşlukları kendi ihracatıyla doldurmaya çalışıyor.

Ruslar Türkiye için Nükleer Santral Yapıyor.

Gelecek yıllarda iki ülke de aralarındaki ticareti yılda 100 milyar dolara ulaşacak şekilde geliştirmek istiyor. Bu da şimdiye kadarki hacmin üç katı anlamına geliyor. Yaklaşık 100 Türk inşaat şirketi şu anda Rusya’da faaliyet gösteriyor. Buna karşılık Rusya yılda dört milyon turisti Türk sahillerine gönderiyor.

Buna ek olarak Ruslar, önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin güneyinde bulunan Akkuyu’da faaliyete geçmesi beklenen ilk Türk nükleer santralini inşa edecek. Putin, ziyaretten kısa süre önce Türk haber ajansı Anadolu Ajansına verdiği mülakatta, 20 milyar dolarlık projenin ilişkilerdeki önemine özel olarak değindi.

Rusya Cumhurbaşkanı’na hediye olarak Türk Çevre Bakanlığı pazartesi günkü açıklamasında, Akkuyu için yapılan çevre etki değerlendirmesinin olumlu sonuçlandığını duyurdu.

Putin’in ziyareti Türk basınında “100 milyar dolarlık ziyaret” olarak adlandırıldı. Ekonomik ilişkilerdeki büyük planlar nedeniyle Putin ile Erdoğan, dış siyasi meselelerde tartışarak zaman kaybetmek istemiyor. İki devlet arasında farklı görüşlerin elbette olabileceğini söyleyen Putin, bunun kendi dış politikası olan bağımsız devletlerde son derece normal olduğunu ifade etti.

“Özel İlişkiler”

Putin ziyaretinden önce benzer açıklamalarda bulunan bir Türk hükûmet temsilcisi, Rusya’nın Kırım’ı ilhak etmesinin yasa dışı olduğunu belirtmiş ama aynı zamanda Moskova ile “özel ilişkilerin” değerinden söz etmişti. Putin ile Erdoğan’ın kişisel olarak da iyi bir ilişkileri olduğu söyleniyor, iki Cumhurbaşkanı da geçtiğimiz aylarda defalarca telefonlaştı.

Batı’ya yönelik eleştiri, iki politikacı için de günlük yaşantının bir parçasıdır. Hatta Erdoğan’ın Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın görevden alınmasını talep etmesine ve Putin’in Esad’ın önemli ortaklarından biri olmasına rağmen, tartışma konusu olan Suriye’de bile ortak yönler bulundu. Anadolu Ajansına verdiği mülakatta Putin, Batı’nın çıkarları olduğu iddialarına atıfta bulunarak, Suriye ile ilgili bir çözümde art niyetlerin olmaması gerektiğini belirtti. Erdoğan da kısa süre önce benzer şekilde açıklama yaptı ve Batı’yı, Orta Doğu’da sadece petrol ve doğal gaz kontrolüne ilgi duymakla suçladı.

Türkiye, Rusya’ya yönelik olası bir yaklaşma işaretini uzun zamandan beri Batı’ya karşı bir uyarı olarak kullanıyor. Erdoğan geçtiğimiz yıllarda ülkesinin AB adaylığını sonlandırmayı ve bunun yerine Türkiye’yi -Rusya, Çin ve birkaç Orta Asya devletinden oluşan birlik- Şanghay Örgütüne üyeliğe yönlendirmeyi düşündüğünü dile getirmişti.

Rusya Uzmanı Hakan Aksay, Türk internet portali T24’teki bir yazısında, Ukrayna krizinden dolayı uluslararası alanda yalnızlaşan Rusya’nın, yeni ortaklar arayışında olduğunu ve bu hususta NATO üyesi ve AB adayı Türkiye’nin son derece ilginç olduğunu kaydetti. Aksay, “Türkiye, jeostratejik açıdan önemli konumu ve Batı ile yaşadığı sorunlar nedeniyle Rusya için değerlidir.” ifadelerini kullandı.(Avusturya, Die Presse - 02 Aralık 2014)



17.4° / 11.4°

Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor