Lekuh, Sputnik için kaleme aldığı makalede Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin´in 3 Nisan´da Ankara´ya yaptığı ziyaret sırasında temeli atılan Akkuyu nükleer santralinin Türkiye için bir ilk olduğunu ve 20 milyar dolarlık bu projenin tüm malzemelerinin Rus şirketler tarafından üretileceğine dikkat çekti.
Rus devlet nükleer enerji kurumu Rosatom´un 12 ülkede 33 nükleer santral inşa ettiğini belirten Lekuh 'Teknoloji ve yatırım açısından Akkuyu, Rosatom için sıradan olmadığı gibi, pek de eşsiz bir proje değil. Ancak burada önemli olan başka bir şey var. Akkuyu´nun stratejik yatırım önceliğini kazanması da bir tesadüf değil. Zira başka şeylerin yanı sıra Türkiye tarafının sağladığı vergi ayrıcalıkları ve tercihleri nedeniyle 10 milyar dolar tasarruf yapacak. Bunun Vladimir Putin de temel atma töreninde doğruladı. Putin, bu projenin stratejik statü kazanmasının ekonomik açıdan elverişli ve kârlı kıldığını belirtti' ifadelerini kullandı.Lekuh, Akkuyu nükleer santrali projesinin yatırım çekmesinin yanı sıra ‘tamamen ticari´ bir proje olması bakımından çok önemli olduğunu kaydetti.
‘AKKUYU, TÜRKİYE VE AVRASYA EKONOMİSİNİ AYRILMAZ BİR BÜTÜN HALİNE GETİRECEK´
Lekuh 'Akkuyu nükleer santrali dünyadaki yap-sahiplen-işlet modelindeki tek nükleer santral. Projede 4 adet VVER-1200 nükleer reaktör inşa edilmesi öngörülüyor. Bu reaktörlerinin her biri, Türkiye´nin tüm enerji üretiminin yüzde 10´una tekabül eden 1200 megawatt gücünde. Akkuyu´yu Türk Akımı ile birlikte düşündüğümüzde, her şey tek bir anlama geliyor: Türkiye, Avrasya´daki tek enerji platformuna fiilen dahil oluyor. Bunun da hiç kuşkusuz enerji, ekonomi ve coğrafi açıdan stratejik sonuçları olacak. Burada bağımsızlaştırıcı, güçlü bir sistem söz konusu. Bu Türkiye ve Avrasya ekonomisini aynı zamanda ayrılmaz ve tek bir bütün haline getirecek' ifadelerine yer verdi.‘TÜRKİYE´Yİ, RUS ENERJİSİNE BAĞLI HALE GETİRMEYECEK´
Lekuh, makalesinde ayrıca şunu belirtti: 'Altını çiziyorum: Bu Türk enerjisini Rus enerjisine bağlı hale getirmeyecek. Ayrıca Türkiye´nin daha çok kime bağımlı olacağı pek de belli değil. Proje iki ülkenin enerjisini aynı standartlar üzerinde kurulu, entegre hale getirecek.'
‘PROJEDE ORTAK ÇIKAR SÖZ KONUSU, REKABET DEĞİL´
Lekuh, imzalanan hükümetlerarası anlaşma çerçevesinde santralin yüzde 51 hissesinin Rus şirketlere ait olacağını, geri kalan yüzde 49´luk kısmı başka şirketlerin alabileceğini hatırlatarak 'Bu iki taraf için de makul. Türkiye, ‘enerji süpergücü´ statüsünü kazanmak için gerekli doğal kaynaklara sahip değil. Bu nedenle orada bir enerji merkezi yapılması hem onlar hem de bizim için uygun. Projede ortak çıkar söz konusu, rekabet değil' ifadelerini kullandı.
Lekuh, Türkiye´nin ekonomisi geliştikçe, Rus enerjisi ve diğer Rus mallarına ilgisini artacağını kaydetti.