Tarih: 04.02.2019 22:25

Rusya´nın Uzmanlığı, Afrika Jeopolitiğini Yeniden Şekillendirebilir

Facebook Twitter Linked-in

 

Andrew Korybko* 

Sudan´ın Doğu – Batı ve Kuzey – Güney Trans-Afrika Demiryolları´nın inşa edilmesinde Rus şirketlerinin desteğini alma yönündeki önerisi, eğer Moskova bu bölgede yeni elde ettiği stratejik konumu bir koz olarak kullanmayı başarırsa Afrika jeopolitiğini yeniden şekillendirebilir. 

Sudan, Moskova´nın Doğu-Batı ve Kuzey-Güney Trans-Afrika demiryollarının inşasına yardımcı olması için Rusya´ya hükümetler-arası bir komisyonun toplantısı sırasında teklif götürmüştür. Söz konusu demiryolları kısmen onun topraklarından geçecektir. Böylelikle iki devletin nasıl çok yakın stratejik ortaklar oldukları görülecek ve Sudan´ın da iki iddialı megaprojeyi birbirine bağlayan ana kara-deniz bağlantısı olduğu gözler önüne serilecektir. Yazar, daha önceleri sözü edilen kıtalar-arası girişimleri Şubat 2017´de yazdığı bir makale sırasında haritalandırmış ve bunu “Sahel-Sahra İpek Yolu” şeklinde adlandırmıştır. Bu yolun, Atlantik Okyanusu´nda Senegal´in başkenti Dakar´dan Kızıl Deniz´in kıyı kenti Port Sudan´a dek uzanan bir dizi Doğu-Batı bağlantı koridorlarını bir araya getirmesi öngörülmüştür. 

ABD´nin Afrika´daki “Arka Plandan Öncülüğü”, Rusya´nın “Ön Plandan Öncülüğüne” Olanak Sağlayabilir 

Kırmızı: CCS (Kamerun-Çad-Sudan) İpek Yolu 

Altın sarısı: Trans-Afrika Demiryolu 5 

Lavanta rengi: Etiyopya-Nijerya İpek Yolu (kaynak açısından zengin topraklar üzerinden en doğrudan geçmesi öngörülen yol) 

Pembe: Batı Afrika Demiryolu Döngüsü 

Mavi: Lagos-Kalabar İpek Yolu 

Yeşil: Lagos-Kano İpek Yolu 

Sarı: Harcourt Limanı-Maiduguri İpek Yolu 

Önerilen Kuzey-Güney Trans-Afrika Demiryolu konusunda ise, bu yolun Sudan´dan Etiyopya´ya uzanacağı, ardından da Doğu Afrika Topluluğu (spesifik olarak Kenya, Tanzanya) üzerinden Mozambik ve/veya Zambiya-Zimbabwe´ye, en son olarak da Güney Afrika´nın Cape Town kentine ulaşacağı yönünde bir spekülasyon geliştirilebilir. Bu sonuncusu, Rusya-Sudan hükümetler-arası komisyonun toplantı tutanaklarında bu megaprojenin son durağı olarak spesifik şekilde belirtilmiştir. Ancak halihazırda Kuzey-Güney arasında herhangi bir bağlantı girişimi ciddi olarak tasarlanmamaktadır ve hangi noktalardan geçeceğini tam olarak söylemek zordur. Bununla birlikte, Hartum, Port Sudan´ı kuzeydeki son durak olarak kabul etmektedir ve Trans-Afrika demiryolunun bu kısmı, bir şekilde birçok ülke üzerinden geçecektir. 

Rusya´nın bu projelerin Sudan üzerinden geçen kısımlarını inşa etmeye olası müdahalesi, bu iki mega projeyi birbirine bağlayan ana kara – deniz bağlantısındaki etkisini perçinleyecek ve bunun karşılığında da Moskova´nın Afrika-Avrasya´daki üstün “dengeleyici” güç haline gelmeye yönelik olarak tasarladığı 21.yüzyıl büyük stratejisini ilerletmek açısından bir koz olarak kullanılacak. Bununla birlikte, bunun gerçekleşmesi için Rusya´nın diplomatik yetenek, “paralı” güvenlik güçleri, devlet kurma faaliyetleri (bu kavram halihazırda Orta Afrika Cumhuriyeti´nde test ediliyor) ve zorlu topraklar üzerinden demiryolu koridorları inşa etmedeki deneyiminin bir bileşkesi yoluyla modern dünyanın “Afrika Mücadelesine” katılan iki yükselen ülke “bloğunu” hünerli bir şekilde yönetmesi gerekecek. Tüm bunlar da, bu rekabette yer alan tüm kıtasal ve bölge-ötesi oyuncuların karşılıklı olarak yarar sağlayan bir rol oynamalarını sağlayacak. 

Sudan´daki stratejik üssünden Rusya, Doğu-Batı ve Kuzey-Güney Trans-Afrika Demiryolları boyunca dolaylı bir nüfuz sergileyebilir. İlki; İsrail´in yeni askeri müttefiki Çad ve Fransa´nın askeri “nüfuz alanı” üzerinden geçecek; bu ülkeden Senegal´e dek uzanacak ve bu esnada G-5 Sahel devletlerinden geçecek. İkincisi ise, Körfez İşbirliği Konseyi´nin Etiyopya üzerinden Afrika Boynuzu´ndaki yeni “nüfuz alanı” üzerinden geçip, güney yönlü olarak Doğu Afrika Topluluğu (EAC) ve Güney Afrika Kalkınma Topluluğu´nun (SADC) Çin-Hindistan Yeni Soğuk Savaş “muharebe alanlarına” ulaşacak. Böylelikle, Sudan, özellikle de Rusya´nın bölgede aktif olarak kolaylaştırdığı yükselen Çok-kutuplu Dünya Düzeni´nin hızla değişen paradigmalarının ardından sadece Çin açısından değil, bir bütün olarak 21.yüzyıl Afrika jeopoitikası açısından yararlı bir hale geliyor. 

*Andrew Korybko, ABD´nin Afrika-Avrasya´daki stratejisi, Çin´in Tek Kemer Tek Yol küresel Yeni İpek Yolu vizyonunun bağlantıları ve Hibrit Savaş arasındaki ilişki konusunda uzmanlaşan, Moskova´da yerleşik Amerikalı bir siyasi analisttir. Kendisi sık sık Global Research´e yazı yazmaktadır.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —