ABD seçimlerine dair yapılan anketlerin büyük çoğunluğu Demokrat Parti adayı Hillary Clinton´ın, Cumhuriyetçi aday Donald Trump karşısında önde olduğunu gösterirken seçimi Trump kazandı. ABD´nin 45. Başkanı olan Trump´ın bu zaferi nasıl elde ettiğini Konda Genel Müdürü Bekir Ağırdır değerlendirdi.
Ağırdır, 'Anketlerin yakalayamadığı, şöven, muhafazakar, güvenlikçi insanların oyları. Demokrasi, insanlığın en büyük kazanımı. Oysa insanlar ´Demokrasiye aykırı talepler mi? Özgürlük mü?´ ya da ´Özgürlük mü, Güvenlik mi?´ sorularında gerçek talebini söylemiyor. Çünkü beklenen doğru bu değil' dedi.
Tüm dünyada refaha karşı demokrasinin, güvenliğe karşı özgürlüğün feda edildiğini söyleyen Ağırdır, ‘Bu sonuç aslında anketçilerin değil, insanlığın sorunudur´ dedi.
‘DOĞRU BİLDİKLERİMİZ İLE GÜNDELİK HAYATIMIZDAKİ MAKAS AÇILIYOR´
Ağırdır, siyasal ve sosyolojik düzlemde doğru bildiklerimizle gündelik hayatımızdaki tercihlerimiz arasında ciddi bir yarılma olduğunu ve makasın iyice açıldığını belirtti.
'İnsanların oylarını belirleyen şey artık umut ve beklentiler değil, korkulardır' diyen Ağırdır bunun tüm dünyayı etkileyen bir ‘dip dalga´ olduğunu söyledi.
Ağırdır, bu dip dalganın ciddi felaket riski barındırdığını belirterek '3. Dünya Savaşı gibi bir felakete sürüklenmeden bu dip dalganın nasıl son bulacağı insanlığın temel sorularından biridir´ dedi.'
Sistem dışına itilmiş ve ötekileştirilmiş olanların ciddi bir oran oluşturduğunu söyleyen Ağırdır, seçimlerde kazanan liderlerin aynı profili taşıdıklarını belirtti. Ağırdır, 'Sistemin egemenlerine kafa tutan izlenimi veren liderler, sistem dışına itilen öfkeli ‘ötekileri´ temsil ediyor' tespitinde bulundu ve şöyle devam etti:
'İnsanlar taleplerinde, hınçlarında haklılar. Mesele bu haklılığı doğru bir ütopyaya çevirmek ya da bundan bir korku imparatorluğu üretmek. Ne yazık ki şu anda insanlığın önündeki siyasi liderler bu ikinci yolu seçmiş görünüyorlar.'