İsmail Cemal
Türkiye´nin ilk defa -toprakları dışında- Katar´da Türk ordusunun Arap Körfezi´ne bakan mevkide bir askerî üs kurması için Katar ile anlaşma yaptığını açıklamasından haftalar sonra Ankara, stratejik Aden Körfezi´nde Türk ordusunun yer edineceği büyük bir askerî üs kurmak üzere Somali ile yeni bir anlaşma yaptığını açıkladı. Siyasi analistlerin el Kuds el Arabi´ye yaptıkları özel açıklamalarında Türkiye´nin bu adımını İran´ın bölge ve Kara Kıta üzerinde artan nüfuzu karşısında Türk hükûmetinin dış politikasındaki gerçek değişimi ortaya çıkaran bir adım olarak yorumladı.
Türkiye, Somali´de askerî bir üs inşa etmek suretiyle stratejik Aden Körfezi´nde kendisine ait bir askerî varlığa sahip olmaya hazırlanıyor. Söz konusu üste 10.500 Somalili asker eğitilecek. Türkiye kaynakları, üssün gelecek yaz ayında hizmete gireceğini açıkladı.
Türk siyaset yorumcusu Bekir Atacan, Türkiye´nin uzun zamandır genel olarak Afrika´da özel olarak da Somali´de insani yardım ve destek için çalıştığını fakat şimdi Somali´de askerî üs kuracağını ilan ederek sivil adımdan askerî adıma intikal ettiğini açıkladı.
Atacan, el Kuds el Arabi´ye yaptığı özel açıklamada, 'Türkiye´nin son senelerde attığı en önemli adımlardan birisi Katar ve Somali´de askerî üs kurmasıdır.' diyerek olumsuz anlamda genişleme, işgal etme veya 'İran´ın gündemde tuttuğu Cumhurbaşkanı Erdoğan Osmanlı devletini yeniden kurmaya çalışıyor.' şeklinde bir hedeflerinin bulunmadığını vurguladı. Bunların bölgede ve stratejik Aden Körfezi´nde Türkiye´nin çıkarlarını korumayı hedefleyen bir genişleme operasyonları olduğunu söyledi.
Atacan, Türkiye´nin hâlâ 'sıfır sorun' siyaseti güttüğünün değerlendirmesinde bulunarak bu siyasetin Türkiye´nin millî güvenliğine dokunan problem ve çekişmelerle dolu bir ortam karşısında seyirci kalmak anlamına gelmediğini dolayısıyla Ankara´nın millî çıkarlarını ve güvenliğini korumak için dolaylı müdahale etmeye mecbur kaldığını ve zorlandığını söyledi.
Atacan, bu adımların, 'İran´ın bölgede ve Afrika´da genişleme adımlarıyla paralellik çerçevesinde' geldiğini düşünüyor. Atacan, 'İran´ın girmesi Türkiye´yi bu şekilde hareket etmeye zorladı.' dedi.
Türkiye konusunda uzman araştırmacı yazar Said el Hac, Somali´nin Türkiye hükûmetinin dış politikasında özel bir yerinin olduğunu ve Ankara´nın Somali´yi uzun süredir ekonomik ve insani yönden desteklediğini vurguladı. El Hac, Türkiye´nin Afrika ülkelerinde yumuşak gücüne örnek olan ve oralarda faaliyet gösteren çok sayıda sivil toplum kuruluşları vasıtasıyla havalimanları, yollar ve köprüler yaptığını söyledi.
El Hac, el Kuds el Arabi´ye yaptığı özel açıklamaya göre sıfır sorun ve yumuşak güç politikasının artık tek başına yeterli olmadığını, bölgenin ve dünyanın mevcut şartlarına uymadığını, Türk dış politikasının 'güçlü ve etkili' şirketler kurma yoluna sığındığını ve Katar ile olan durumun da aynı olduğunu düşünüyor.
El Hac, 'Katar´da üs kurduktan sonra Türkiye büyük bir stratejik önemi olan Körfez´e ve boğaza bakan Somali´ye yöneldi. Bu, Türk dış politikasının dışa yöneldiğini ve düşmanlık yaratmadan sükûnet içerisinde çalıştığını ispat eder. Fakat bu politikanın daha büyük doğrudan sonuçlar vermesi için seneler geçmelidir.' dedi.(İngiltere,El Kuds El Arabi-19 Ocak 2016)