Suudi Veliaht Prensi´nden ´şok terapisi´

İran karşıtı hamleleriyle Ortadoğu´yu, Suudi Arabistan´ı modernleştirme adımlarıyla ülkeyi karıştıran Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (MbS), Washington Post gazetesi yazarı David Ignatius´a konuştu. 

MbS, Ignatius´a, yolsuzluğun bir kanser gibi ülkesini sardığını, başlattığı yolsuzlukla mücadele operasyonlarının kanseri iyileştirecek kemoterapi vazifesi gördüğünü söyledi.

32 yaşındaki Veliaht Prens, yürüttüğü reformları ´Suudi Arabistan´ın siyasi ve kültürel yaşamını modernleştirmek için gereken şok terapisi´ diye niteledi. 

2 SAAT İNGİLİZCE SOHBET

Pazartesi günü Suudi genelkurmay başkanı, kara ve kava kuvvetleri komutanlarını değiştirip çalışma bakan yardımcılığına bir kadını atayan MbS, ardından sarayında ağırladığı ABD´li gazeteciyle iki saati aşkın İngilizce konuştuğu sohbette, yolsuzluk ve İslamcı aşırılıkçılıkla mücadelesinin yanısıra tüm bölge için stratejisini de anlattı.  

MbS, kasımda yolsuzlukla mücadele operasyonu adı altında prensler dahil 381 üst düzey ismi gözaltına aldırmıştı. Bunların 56´sı hariç geri kalanı, suçlarını ´kabul edip´ servetlerinin bir kısmını devlete vermeye ´razı gelerek´ serbest kaldı.

Veliaht Prens´in bu operasyondan 106 milyar dolar topladığı sanılıyor.

Bu, petrol fiyatları düştüğünden beri ekonomik sıkıntıya giren ve 2018´de 52 milyar dolarlık bütçe açığı vermesi öngörülen Suudi Arabistan için taze mali kaynak demek.

´YOLSUZ PRENSLER AZINLIKTA AMA…´

Gelişmelerle ilgili Ignatius´a ´´Yolsuzluk kanseri tüm vücuda yayılmış. Kemoterapiye ihtiyaç var, kemo şokuna ihtiyaç var, yoksa kanser vücudu yiyip bitirecek´´ değerlendirmesinde bulunan MbS, ´´Yolsuz prensler azınlıkta, ancak kötüler hep daha çok dikkat çeker. Bu, kraliyet ailesinin enerjisine zarar veriyor´´ dedi. 

´BUNLAR HEP HZ. MUHAMMED DÖNEMİ UYGULAMALARI´

İslamcı aşırılıkçılığı denetleyip dizginlemek için de ´şok´ gerektiğini söyleyen Suudi Kralı´nın oğlu, kadınlara haklarını vermeye başlarken din polisinin yetkilerini kısıtlayan reformlarının, Muhammed peygamberin dönemindeki uygulamaları yeniden tesis etme çabasından ibaret olduğunu dile getirdi. 

´HARİRİ SAYEMDE DAHA İYİ DURUMDA´

Kasım ayında Lübnan Başbakanı Saad Hariri´ye zorla istifa açıklaması yaptırdığı için eleştirilmesini adil bulmayan MbS, ´´Şimdi (İran destekli Şii örgüt) Hizbullah karşısında çok daha iyi pozisyonda´´ iddiasında bulundu. Mart 2015´ten beri saldırdıkları Yemen´de hiçbir başarı elde edemedikleri halde hala aşiretleri Şii Husilere karşı ayaklandırma planlarından söz etti.

KURUCU LİDERLE KIYASLANMAYI REDDETTİ 

Suudi Arabistan´ın kurucusu Abdülaziz ibn Suud gibi iktidarın konsolidasyonuna çalıştığı yorumları yapılırken bu kıyaslamayı reddeden genç prens ´´Yeni bir akıllı telefon icat edemezsin. Steve Jobs etmiş zaten. Bizim yaptığımız yeni bir şey meydana getirmeye çalışmak´´ dedi. 

Hizaya getirdiği kraliyet ailesini de dahil ederek halk desteğine sahip olduğunu savunan Veliaht Prens, iç ve dış politikalarına yönelik eleştirileri reddetti, bazısı riskli politikalar yürüttüğünü ama kraliyetin kalkınmasını finanse edip İran gibi düşmanlarla mücadele etmek için değişimin gerekli olduğunu söyledi. 

´MODERLEŞMEYE İNANAN YÜKSEK ENERJİLİ İNSANLAR ARANIYOR´

Komuta kadamesindeki değişikliği ´modernleşme hedeflerine ulaşabilecek yüksek enerjili insanları göreve getirme çabası´ olarak açıklayan, bu hedeflere inanan insanlarla birlikte çalışmak istediklerini vurgulayan MbS, dünyanın dördüncü büyük savunma bütçesine sahip oldukşarını, ama Suudi ordusunun en iyi ordular sıralamasında 20´inci ya da 30´uncu olduğunu söyledi.