Ortadoğu´nun mezheplere bölündüğünü ve bunun asıl sorumlusunun radikal Sünnilik olduğunu belirten Gardner, buna karşı ılımlı Sünniliğin bölgeye barış getirmeyi amaçlayan çabaların içinde yer almak zorunda olduğunu kaydetti.
Gazeteci 'Irak El Kaide´si ile ABD tarafından 2003´ten sonra lağvedilen Saddam Hüseyin´in Baasçı subaylarından oluşan IŞİD, açık şekilde en tehlikeli olanı. Ancak büyük Sünni güçler, Türkiye, Suudi Arabistan ve Mısır, panzehiri olduklarını iddia ettikleri bu zehrin etkisi azaltılmış çeşidi durumunda' ifadelerini kullandı.
‘IŞİD´E DEĞİL ŞİİLERE KARŞI SAVAŞ´
Gardner, Riyad ve Ankara´nın IŞİD´le mücadele etmeye ilgi göstermediğini belirtip, bu görüşü şu şekilde gerekçelendirdi:
'ABD´nin Ortadoğu´daki ana müttefiklerinden biri olan ´petrol krallığı´, her şeyden önce İran´ın artan nüfuzuyla ilgileniyor ve Şii ülkeyle mücadeleye öncelik veriyor. Suudi Arabistan´daki Vahhabi kanat, Şiilere daha büyük darbe indirmek için IŞİD ile rekabet ediyor. Öte yandan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan´ın giderek artan otokrasisi altındaki Türkiye, yeni Osmanlıcı Sünni diriliş olasılığını Kürt azınlıkla çatışmaların yenilenmesine indirgedi.'