Halit el Cabir
Türkiye- Körfez yakınlaşması için yakında atılacak adımlar var mı? Bütün şüpheleri ortadan kaldırmak istiyoruz. Eğer henüz ciddiyetle atılmış adımlar yoksa o zaman olması gerekiyor. Arap baharından sonra Türkiye ile Körfez ülkeleri arasında -özelikle Mısır, Suriye, Irak, Filistin ve Gazze dosyalarında; ekonomi ve yatırım konularında- ilişkilerde soğukluk görüntüsü hâkimdir. Ancak son gelişmeler, pozitif işaretler taşıyabilir.
Bugün, Türkiye ile diğer Körfez -özelikle Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri-ülkeleri arasındaki ilişkileri düzetmek için Kuveyt ve Katar`ın rolleri konuşuluyor. Belki de söz konusu çabalar, Mısır rejimi ile diğer Arap ülkeleri arasındaki ilişkileri de onarmayı kapsıyor.
El Cezire Türk kanalına açıklamada bulunan Türkiye Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, “Körfez ülkeleri ile köklü, derin ve tarihî ilişkilere sahibiz. Birbirimize soğuk davransak bile hiçbir zaman birbirimizden uzak kalmamız mümkün değil.”dedi.
Eğer Türkiye-Körfez ülkeleri arasındaki ilişkiler tarihine dönecek olursak pek çok ortak payda olduğunu göreceğiz: Ortak kültür, tek din, siyasetler, çıkarlar, hâlihazırda ve gelecekteki iç içe geçmiş tehditler. Fakat gerçekte Türkiye ile Arap Körfezi ülkeleri arasındaki ilişkiler, siyasi ve diplomatik süslü sözlerle, gizli ihtilaflarla, bölgesel ve uluslararası hareketlilikte çekingenlikle sınırlı kaldı. En iyi durumda karşılıklı ziyaretler ve diplomatik nezaketler, ortak kalkınma proje ve programlarına, büyük teknoloji ve yatırım sektörlerinde bilgi paylaşımına, zirai sanayileşme ve kalkınmaya, bilimsel araştırmalara tercüme edilip aktarılamıyor. Bu eskimiş denkleme, artık modern bir bakış açısıyla ve çeşitli gelecek vizyonuyla bakmanın zamanı geldi.
Türkiye, uluslararası ve bölgesel çevrede daha büyük rol oynamayı hedefliyor. Türk yetkililer, Türkiye`yi İslam kimliği altında demokratik bir ülke, Müslüman ve Arap derinliklerinde stratejik uzantıları olan ve Batı ile Doğu arasında siyasi, ekonomik ve kültürel bağlantı noktası olan bir ülke olarak takdim etmeye çalışıyor. Aynı zamanda Türkiye, AB üyesi olmak için de çok istekli.(Katar, El Şark - 18 Mart 2015)