Avrupa Parlamentosu`nun (AP), her yıl kabul ettiği Türkiye Raporu Kararı`nın bu yıl Haziran ayı içinde AP Genel Kurulu`nda oylanması ve kabul edilmesi bekleniyor. Raporun, 21 Mayıs tarihinde yapılması planlanan oylaması, AP`deki siyasi grupların görüş ayrılıkları nedeniyle yapılamamış ve ertelenmişti.
YOĞUN GÖRÜŞME TRAFİĞİ
Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Büyükelçi Volkan Bozkır, taslak raporun ilk hazırlık aşamasından bu yana Ankara`da ve Brüksel`de, başta Avrupa Parlamentosu`nun Türkiye Raportörü, Sosyalistler ve Demokratlar (S&D) Grubundan Hollandalı AP Milletvekili Kati Piri olmak üzere yoğun bir temas trafiğinde bulunmuştu. Bu çerçevede, AP Başkanı Martin Schulz, AP Dışişleri Komitesi Başkanı Elmar Brok, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ve AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Federica Mogherini, Avrupa Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden sorumlu AB Komiseri Johannes Hahn ve AP`deki siyasi grupların liderleriyle görüşmüş; son olarak 30 Mayıs 2015 tarihinde Raportör Kati Piri ile İstanbul`da biraraya gelmişti. Bu görüşmenin ardından da raporun son taslağına ilişkin görüşlerini bir kez de yazılı olarak muhataplarıyla paylaşmıştı.
`TÜRKİYE İÇİN KABUL EDİLEMEZ`
AB Bakanı ve Başmüzakereci Bozkır, bu kez de AP Başkanı Martin Schulz, AP Dışişleri Komitesi Başkanı Elmar Brok ve AP`deki siyasi grup liderlerine mektup gönderdi. 1 Haziran 2015 tarihli mektubunda Bozkır, AP Raporu bakımından, özellikle değişiklik önergelerinde yer alan üç konunun Türkiye için hassasiyet taşıdığını bildirdi. Bozkır, raporun nihai metninde, AP`nin 15 Nisan 2015 tarihli kararına atıf yapılması ve PKK`nın AB terör örgütleri listesinden çıkarılması çağrısının AB Komisyonu`nun ve AP`nin Türkiye raporlarının varlık sebebini teşkil eden katılım müzakerelerini olumsuz etkileyecek nitelikte olduğunu vurguladı. Yeni fasılların açılmaması ya da katılım öncesi mali yardımların askıya alınması çağrısı gibi hususların yer alması halinde AP Raporu`nun Türkiye için kabul edilemez olacağını kaydeden Bakan Bozkır, Kıbrıs sorununun çözümü için Ada`da devam eden görüşmeleri olumsuz etkileyecek bir içerikle, tek taraflı bir metin olarak kabul edilmemesi gerektiğini de vurguladı.