Tarih: 30.06.2015 10:09

Türkiye, Tampon Bölge Kurabilir mi?

Facebook Twitter Linked-in

 

El Kuds El Arabi

Türkiye’nin başlıca üç gazetesinin aktardığına göre Ankara’daki yetkililer, Suriye toprakları içerisinde 110 km uzunluğunda ve 35 km derinliğinde tampon bir bölge kurulması hususunda orduyu, planlar geliştirmeye yönlendirdi. Bahsi geçen haberlere göre amaç, bir taraftan “İslam Devleti” örgütünün artan tehlikesini uzaklaştırmak, diğer taraftan da ülkenin sınırında bir Kürt yapısının oluşmasını engellemek.

Bu haberler, ülkedeki üst düzey askerî ve siyasi yetkililerin son günlerde yoğun toplantılar yapmalarıyla ile eş zamanlı olarak gündeme geldi.

Ancak ne oldu da Suriye muhalefetinin dört yıldan uzun bir süredir alınması için çağrı yaptığı -uluslararası ve bölgesel çevrelerin ve Amerika’nın karşı çıktığı- bu karar alınabildi?

Bu karar, sadece Türkiye’nin Suriye sınırındaki askerî gelişmelerle ilgili değildir; ayrıca Türkiye’deki son seçimlerle de alakalıdır. Zira seçimlerde HDP’nin 80 sandalye elde etmesi, Türkiye’deki çeşitli kesimlerin sinir uçlarına dokunmaya yetti.

YPG’nin Ayn el Arap, Kamışlı, Haseke, Afrin ve Tel Abyad’da yaptığı operasyonların, Suriye’deki Kürt nüfusun barındığı bölgeleri “Batı Kürdistan” adı altında birleştirmeyi amaçladığı Türkiye’deki askerî ve siyasi yetkililerce bilinmektedir.

Amerika’nın yönettiği uluslararası koalisyonun Suriye’deki hava saldırılarının, karadaki Kürt güçlerinin yüksek koordinasyonuyla gerçekleştiğini söylemeye zaten gerek yok. Bu durum şu gibi önemli soruları gündeme getirmektedir:

-Neden Amerika, Suriye’de bir Kürt devleti kurma eğilimi konusunda Halk Savunma Birliklerine (YPG) yardım ediyor hem de bu durum, Türkiye açısından büyük bir tehlike barındırıyorken?

-Söz konusu karar, Ankara’nın stratejik çıkarını görmezden gelen Washington’a, Türkiye Devleti’nin verdiği bir cevap mı?

-NATO üyesi Türkiye’nin, ABD’nin onayı olmadan bu büyüklükte bir askerî adım atması mümkün mü?

Bu sorular, uluslararası ve bölgesel çevrelerin Suriye politikalarının yarattığı karmaşık sorunları gözler önüne sermektedir. Bu politikalar, despot bir rejime karşı ortaya çıkan barışçı halk devrimini, Suriyelilerin ağır bedeller ödediği bir savaş meydanına dönüştürdü.

Türk yetkililerin söz konusu kararı -tabi gerçekleşirse- Türk derin devletinin, ülkenin dokusu üzerinde büyük bir tehlikenin varlığını hissettiği; keza Türkiye’nin kendi yapısını savunma konusundaki kararlılığı bağlamında bölgesel ve uluslararası bir kanaatin yükselmekte olduğu anlamına gelir.

Büyük ve zor bir karar. Acaba Türkiye bu kararı uygulayabilir mi? (İngiltere, El Kuds El Arabi - 28 Haziran 2015)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —