• BIST 100

    10268,58%0,20
  • DOLAR

    32,23% -0,02
  • EURO

    34,78% 0,35
  • GRAM ALTIN

    2415,97% 0,96
  • Ç. ALTIN

    3877,27% -0,40

Yılda 3 milyar dolar kazandıracak

Yılda 3 milyar dolar kazandıracak

‘Mavi Vatan´ doktrini ve fikir babası olduğu Libya ile imzalanan deniz mutabakatıyla Türkiye´nin Doğu Akdeniz´de elini güçlendirmesine önayak olan Emekli Tümamiral Cihat Yaycı´nın yıllardır ısrarla savunduğu boğazlarda Altın Frank U

 

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, 20 Temmuz 1936´da imzalanan Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile ticaret gemilerinin Türk Boğazlarında geçiş serbestisi ilkesi korunmakla birlikte, boğaz geçiş rejimi Türkiye´nin güvenliği dikkate alınarak yeniden düzenlendi. Türkiye açısından büyük stratejik, siyasi ve ekonomik önemi haiz bir bölgeyi yakından ilgilendiren Montrö Boğazlar Sözleşmesinin 2´nci maddesi, Türk Boğazlarından uğraksız geçecek gemilerden alınacak vergi ve harçları düzenliyor. Buna göre, Türk Boğazlarından uğraksız geçecek gemilerden sağlık denetimi, fener ve tahlisiye hizmetleri olmak üzere 3 kalem üzerinden ücret alınıyor. Bu ücretlerin hesaplanmasında, 1936 Montrö Boğazlar Sözleşmesi hükümlerinde belirtilen 'Altın Frank' biriminin esas alınması gerekiyor.

Ücret 5 kat artırıldı

1983 yılında Devlet tarafından alınan bir kararla Türk hükümetine verilen indirim yetkisine binaen ücretlerde yaklaşık yüzde 75´lik bir indirim yapılmış ve o gün belirlenmiş indirimli 'Altın Frank' değeri '0,8063 ABD dolara” sabitlenmişti. 7 Ekim 2022´den itibaren uygulanmak üzere geçiş ücreti '4.08 ABD Doları' olarak güncellendi.

Bu suretle, halihazırda uğraksız geçen gemilerden alınmakta olan fener hizmeti ve tahlisiye hizmeti ücretleri 5 katına çıkarıldı.

Altın Frank artık her yıl 1 Temmuz tarihi itibarıyla güncellenecek.

“Mutluluktan ağladım”

Yıllardır Altın Frank´ın güncellenmesini savunan Emekli Tümamiral Cihat Yaycı, kararın ardından Akit´e konuşarak, “Siyasi parti ayrımı gözetmeksizin tüm siyasilere ulaşmaya ve onlara konuyu anlatmaya çalıştım. Devletimizi yönetenlere gerek yüz yüze gerekse bilgi notları göndererek konuyu ve önemini yıllarca bıkmadan, usanmadan anlatmaya çalıştım. Çok şükür bugünü gördüm. Mutluluktan ağladım. Libya Anlaşması imzalandığı zaman da görevdeydim ve mutluluktan hüngür hüngür ağlamıştım. Bazıları emeklerimizi, gayretlerimizi engellemeye, karalamaya çalışsa da, Yunus´un dediği gibi ‘balık bilmezse Halık bilir´ inancıyla Aziz Türk Milleti ve Devleti için hiçbir karşılık beklemeden tüm varlığımızla çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

“Yılların kaybı buzdağının sadece görünen yüzü”

Türkiye´nin Montrö´de yer alan Altın Frank ücretlendirmesinden 1983 yılında feragat ettiğini nasıl ortaya çıkardığını ve sonrasında yaşanan gelişmeleri de aktaran Yaycı Paşa, şöyle devam etti: “Bundan 12 yıl önce Montrö Sözleşmesi üzerine çalışırken Altın Frank konusuna rastladım. Yaptığım incelemelerde şu sonuca ulaştım; 1 Altın Frank 0,290323 gram saf altına karşılık gelmektedir. Konu son derece ilgimi çekti ve ücretlendirmenin buna göre yapıldığından emin olarak o zamanki adıyla Denizcilik ve Ulaştırma Bakanlığı yetkililerine sordum. Ve üzülerek öğrendim ki Türkiye, Montrö´de Boğaz geçiş ücreti olarak belirlenen Altın Frank birimini 1983 yılında 0.8063 ABD Dolarına sabitlemişti. Bir başka deyişle Türkiye bir Bakanlar Kurulu kararı ile 1 Ons Altını 86,38 ABD Dolarına sabitlemiş ve ülkemizin muazzam bir gelir kaynağından mahrum bırakmıştır. Çünkü günümüzde 1 ons altın yaklaşık 1800 dolardır. Bu da yaklaşık 22-23 kat daha az bir ücret aldığımız anlamına gelmekteydi. Boğaz geçişlerinden yıllık ortalama 150 milyon dolar gelir elde ettiğimizi varsayarsak, bu rakamın aslında 3 milyar dolardan fazla olması gerektiği ortaya çıkmakta idi. Hiçbir devlet elde edeceği milyarlarca dolardan feragat etmez. Türkiye´nin Altın Frank kurunu sabitlemesi neticesinde 30 yılda oluşan milyarlarca dolarlık ekonomik kayıp ne yazık ki buzdağının ancak görünen yüzü. Şu anda 5 kat artırma ile gelirimiz yaklaşık 150 milyon dolardan 750 milyon dolara çıktı fakat bu rakam hala Türkiye´nin elde etmesi gereken hakkın karşılığı değil. Yapılacak makul artışlarla Altın Frank karşılığına net bir şekilde dönülmesiyle ülkemizin elde edeceği gelir yıllık 3 milyar doları aşacak, diğer yandan kazanacağımız diplomatik ağırlık da Türkiye´nin küresel siyasetteki elini güçlendirecektir.”

 

 



20.8° / 14.1°

Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor