Ata ATUN


KKTC’de 11. Cumhurbaşkanlığı Seçimleri

Geleceğimiz üzerinde çok etkili olacak bu seçimde oy verirken, çok ve etraflıca düşünerek oy kullanılmasını tavsiye ederim.


 

Bayağı hızlı ve dolu dolu geçen bir KKTC Cumhurbaşkanlığı seçim süreci yaşadık bu son bir buçuk ayda.

İlk turda 7 olan aday sayısı, yasalarımıza göre adaylardan herhangi birisi yüzde 50’nin üzerinde oy alamadığı için, ikinci turda 2’ye indi.
Birinci turda, KKTC halkından en yüksek oyu alan KKTC’nin 3. Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu ile ikinci sırada en yüksek oyu alan eski Lefkoşa Belediye Başkanı ve eski Milletvekili, Bakan olan Mustafa Akıncı, ikinci turun Cumhurbaşkanı adayları oldular.

İkinci turda matematiksel olarak kim diğerinden bir tek oy fazla almışsa yüzde 50 barajını geçmiş olacağından KKTC’nin seçilmiş Cumhurbaşkanı olacak. Bana göre biz bu yıl, ilki 1959 yılının Aralık ayında yapılan Cumhurbaşkanı Muavinliği seçimleri ile birlikte adı ne olursa olsun 11. başkanımızı seçiyoruz.

1959, 1973, 1976, 1981, 1985, 1990, 1995, 2000, 2005, 2010 ve 2015 yıllarında kapalın oy, açık sayım usulü ile başkanlık seçimleri yaptık.


1959 yılında Cumhurbaşkanı Muavini,


1973 yılında Cumhurbaşkanı Muavini ve Kıbrıs Türk Yönetimi Başkanı,


1976 ve 1981 yıllarında Kıbrıs Türk federe Devleti Başkanını,


1985, 1990, 1995, 2000, 2005, 2010 ve 2015 yıllarında da KKTC Cumhurbaşkanını seçtik.

2005 yılındaki seçimlerde ve 2010 yılındaki seçimlerde İngilizce olarak canlı yayın yapan Al Cezire televizyonunun konuğu olmuştum. Bu yılki seçimlerde gene kural bozulmadı ve ben yine konuk oldum El-Cezire’ye…

Bana üç soru sordu AL Cezire’nin Lübnanlı TV muhabiri hanım.

Her iki adayın çözüm düşüncesinin ne olduğu idi birinci sorusu.


Çok kısa ve öz olarak anlatmam gerektiğinden; Dr. Derviş Eroğlu’nun çözüm olarak, iki halklı, iki bölgeli, siyaseten eşit haklara sahip KKTC ve Güney Kıbrıs Rum yönetiminden neşet eden yani her ikisinin varlığından kaynaklanan yeni bir devlet düşündüğünü, Mimar Mustafa Akıncı’nın ise Annan Planı benzeri, Maraş`ın ve KKTC topraklarının üçte birinin hemen iade edildiği, ilk etapta 85 bin Rum`un, ikinci etapta da 45 bin Rum`un geri döneceği ve geri kala üçte bir taşınmaz mal üzerinde de Rumların hak sahibi olacağı Federal bir Cumhuriyet düşündüğünü belirttim.

Birleşme sonrası ekonominin canlanacağına inanıyor musunuz sorusuna ise direkt olarak ve adayları işin içine karıştırmadan, -Kıbrıs Türk halkının belli bir kesiminin düşüncesi olan- Rumların ekonomik olarak battıklarını, bizim mevcut ekonomimizin Rumlara kıyasla çok daha iyi duruma olduğunu ve herhangi bir çözüm sonrasında ne Rumların borçlarının bir kısmını üstlenmek istediğimizi, ne de Rumları sırtlamak gibi bir düşüncemizin olmadığını dile getirdim.

Son olarak olası birleşme sonrasında Doğu Akdeniz’de çıkarılması olası doğalgaza ortak olacak mısınız sorusunu ise “uluslararası hukuka göre zaten ortağı olduğumuz bu doğalgaza, tekrardan ortak olmak için niye bir çözüm bekleyelim” cümlesi ile yanıtladım.

Tüm okuyucularımın bilgisine sunarım.


Geleceğimiz üzerinde çok etkili olacak bu seçimde oy verirken, çok ve etraflıca düşünerek oy kullanılmasını tavsiye ederim.

Ata ATUN
e-mail: ata.atun@atun.com
http://www.ataatun.org
Facebook: Ata Atun
http://www.twitter.com/ataatun
26 Nisan 2015

 

Soykırım destekçisi Siyonist bakanlara 'canavarlık' yaptırımı! Ülkeye girişleri yasaklandı

Trump'tan göstericilere hapis tehdidi! Toplu tutuklamalar başladı: Sokağa çıkma yasağı uygulanıyor

Türk Mallarını Rumlaştırma Tuzağı

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Trump'ın görüşmesi dünya basınında

Ukrayna'nın Kursk ısrarı: Ordu ikinci kez Rus topraklarında

Çin, Japonya, Güney Kore ve 10 ASEAN üyesi ülke, artan ticaret korumacılığına karşı ortak bildiri yayınladı

Bilim insanları elektrik ileten yeni bakteri türü keşfetti

ABD, Suriye yönetimiyle normalleşme için ön koşullarını açıkladı: Yaptırımlar hafifletilebilir

Trump'a göre, Rusya'nın Ukrayna'yı ele geçirmemesi büyük bir taviz

Ticaret geriliminde 'toplantı muamması': Trump "görüştük" dedi, Çin reddetti